EN SONUNDA GÜLMÜŞÜZ
Galu belâdan beri, Türk doğdum, Türk yaşarım
Nice badireleri, atlatıp da gelmişiz Türklüğün kök sürdüğü, yollarında koşarız Turan el sevdasını, kutsal dava bilmişiz. Zulme karşı durmaya, yeminle göğüs gerdik Hakkın rızası için, demir kaleler ördük Bir karış torak için, kan akıttık, can verdik Fanilikte gaziyiz, şehit diye ölmüşüz. Gönüllere taht kuran, nadide bir sırçadır Karası deniziyle, Cennetten bir parçadır Düşmanını haklayıp, temizleyen fırçadır Anadolu denilen, Türk yurdunda kalmışız. Düşmana kan kusturup, dostumuzla barıştık Irka dine bakmadan, türlü renge karıştık İslâm’la bütünleştik, Türk gücüyle vuruştuk Allah -Muhammet aşkı, imanıyla dolmuşuz. Medeniyet gülüne, bülbül gibi konarak Geçmişi unutmadan, atamızı anarak Aşığı ozanıyla, Kerem gibi yanarak Şirin’de Ferhat olup, yüce dağlar delmişiz. Kimler ne derse desin, ebedilik bizimdir Ne Mutlu Türküm demek, yürüdüğüm izimdir Tarihle hesaplaşan, aydan parça yüzümdür Türkler geliyor diye, arza korku salmışız. Yol kazası derler ya, bazen inerçıkarız Bu kutsal dava için, dünyaları yıkarız Bulutlar arasından, şimşek gibi çakarız Emaneti korumak, kararını almışız. Necati övünçtedir, Türklükle gurur duydu Atatürk’ü severek, taşı yerine koydu Yolunda gitmeyeni, ufak kazadan saydı Yensek de yenilsek de, en sonunda gülmüşüz. Necati OCAKCI 11.06,2023 ANTALYA |