BİLEN KONUŞSUN
Gönül ahvalini yazar fermanda;
Bırak alfabeyle aklın boğuşsun… Gayrı bu divanda böyle meydanda; Bilmeyen sussun da bilen konuşsun… Yaradan emreyler, ilham buyurur; Kâğıtlar diz çöker kalem kudurur; Şiir doğum kadar sancı doğurur; Bilmeyen sussun da bilen konuşsun… Hece vezni, serbest vezin, aruz ne? Ondörtlü ne onbirli ne dokuz ne? Bendir nedir bağlama ne kopuz ne? Bilmeyen sussun da bilen konuşsun… Saz çalarım tellerine vurmadan; Ayak – uyak, durakları sormadan; Diyorlar ki ‘ben yazarım’ durmadan; Bilmeyen sussun da bilen konuşsun… Veysel ile iki kapılı hanı; Karakoç’la gördük biz Mihriban’ı; Hazreti Eyyûple zor imtihanı; Bilmeyen sussun da bilen konuşsun… Yazdığım şiire dönen yüzümdür; Hakkını hak eden iki gözümdür; Çalakalem yazanlara sözümdür; Bilmeyen sussun da bilen konuşsun… Yunus Emre, Hacı Bayram Veli’yi; Eşrefoğlu, Abdürrahim Tirsiyi; Pir Sultanı, Köroğlu’nu, Bahşi’yi; Bilmeyen sussun da bilen konuşsun… Ali ALTINLI – 08.06.2023 Saat: 15:35 |
Günümün şiiridir bu güzel eser, nice güzel şiirlerinizi okumak dileğimle.
Huzurla kalın, selam ve saygılarımla.