Yeiku Burguulu şaman buyurdu dumanın ortasından Krala; ey kral; burası, ihtiyar dedikodusu edilecek yer değüllll 1 çobanın 100 koyunun derisini yüzdüğü çağlar geçti ya atom bombası atıp indireceksin Tanrıyı yere ya da kabul edeceksin krala ve şamana tapınma devri geçti kral seslendi elinde kitapla, şaman şaman... bu kitabı sen yazdırdın, keçi, koyun ve dana eti nasıl daha lezzetli olur dedin ki, çoban kuduz kurdu saldırtacak ki sürüye kral köpeklerini salsın doğaya aslanlar, komşu aşiretin çocuklarının etini yemeden şükreder mi krala. şamanlar ve krallar devriydi atlıların kelle aldığı koca meydan savaşlarında tanrı kutsamıştı 1 cana karşılık 10 can alınmasını şamanı maaşa bağladılar dağ başında tanrıyı bulmak için saraya kul olmak lazımmış dediler 4000 yılda dolmayan hayalleri 40 yılda doldurmayı başardık zihin patlaması kaçınılmaz dedi formüller, sayılar ruhlar ağaçların yapraklarında soldu insanlık son düzlüğünde yaktı çontasını eskidendi buz gibi suların bedava olduğu topraklardaki pınarlar taktılar saatleri; tik tak tik tak damla damla kdv, damla damla fatura bir alet icat ettiler, sonunda kendi düşünsün dediler düşünmekten de yorulunca bulutlar yıkıldı tanrı ile insanın arasındaki sınırlar aşıldı hudutlar eskiler masal mıydı, destan mıydı, gerçek miydi kimi masal kimi destan kimi gerçek kabul etti çekiçler tuşlara, sayılar emojilere, emojiler sükuta evrildi üç vakitte eskiden beş vakit sonra dünya haykırdı tanrıya bu uzay bu dünya bu şehir bu beton hapishane senin hayalin miydi sadece gençlik dedikodusu ihtiyarlık dedikodusu aile komşu şehir dünya dedikodusu yapış yapış milyarlarca doğum duman duman milyarlarca ölüm tanrım dedikodunu yapmayı bıraktır lütfen insanlara çağı ıskalamamak lazım cenneti cehennemi tanrıyı yeniden icat etmek lakin semboller de sığmaz zihne, sayılar, harfler de görüntüler yetmiyor dünyaya, dünyaya sağır kaldım duyamıyorum tanrım bin gözünü bin kulağını da al git sonsuzluğuna motor sesi fren sesi davul çan ezan sesi insan insana bağırıyor durmadan sağır mıydı zihnimiz, kaç desibellik avazımız kaldı dahası hayvanların sesleri, rüzgarların sesleri suyun yıldızların sesleri tüm sesleri sustur tanrım, seni dinleyeceğim |