Garip Şairin Gözyaşları
Sen bilemezsin!
Gecenin en tatlı yerinde uyanıp, Kalbinde bir şeyler sızlarken, geçmişi düşünerek, Çocuklar gibi hıçkırarak ağlamanın, Ne demek olduğunu. Sen bilemezsin! Olgun bir yaşta, sevinip gülüp eğlenmek yerine, Siyahlar giyinip yaslar tutmanın... Ne demek olduğunu. Sen bilemezsin! Benim içimde yanan cehennem ateşlerini. Sen bilemezsin! Sevdiğin bir hayat düşlediğin kadının resmine bakarak, Gözyaşların sel olmuşken, uykuya dalmanın ne demek olduğunu. Sen bilemezsin! O bir hayat kurmak istediğin kadının, Başkasının koynunda yatıyor olduğunu, Düşünmenin ne demek olduğunu. Bilemezsin! Sen bilemezsin! Gecenin bir yarısı, iki tatlı söz duymak, sesini duymak istediğin de sevdiğini arayıp, Telefonu sevdiğin kadının yerine, Bir erkeğin açmasının ne demek olduğunu. Hele hele sevdiğin kadının, "Gecenin bir yarısı kimmiş o" diyip, Elin adamının elinden telefonu alıp kapattığında... Yüzünün girdiği şekli, vücudunun sinirden, Tir tir titremesinin ne demek olduğunu. Sen bilemezsin! Bu şiiri yazarken, Mürekkep yerine gözyaşlarını... Kullanmanın ne demek olduğunu. Sen bilemezsin! Sen bilemezsin! sevdiğin kadına bir ömür adamanın, Adına şiirler, mektuplar yazmanın... Ne demek olduğunu. Sen bilemezsin kadın! Bütün bunları sen bilemezsin. Bunları ancak ve ancak... Garip Şair’in Gözyaşları Bilir. 2003 |
Sözcüklerdeki tamlama ,yüzeysel gibi görünen anlamlardaki ruhun duvarlarına çarpan ayrıntılar.
Hepsi çok güzel.
Kim bilir böylesi bir şiirin arka planında nasıl bir mazinin kalıntıları saklı.
Sözlerin bu tür durumlarda anlamını yitirdiğini tekrar şiirini okurken bir kez daha anladım.
Keza benim de kendi yazdıklarımda benzer hisler vardır.
Ne diyelim böylesi sitem yüklü şiire.
Yüreğine sağlık...