Usandım!
Usandım!
Güzeller çok ama gönül doyumsuz Yokluğu yaşatan vardan usandım! Boyu boyuma denk ruhu uyumsuz Bir verip on alan yardan usandım! Mevsim çeşit çeşit, bereket ırak Yağmuru neyleyim toprağım çorak Sularda yüzerken bağlarım kurak Bağrıma birikmiş kardan usandım! Derdimi bir türlü bildiremedim Kabrisler canavar, öldüremedim Ne etsem o yari güldüremedim Sebepli sebepsiz zardan usandım! Uzaktan severmiş, yakına gelmez Benim ne çektiğim aklına gelmez Bin kere ölsem de inadı ölmez Bağrıma tünemiş kordan usandım! Bir adım yürüse koşarım Billah! Bir sahte gülüşe coşarım Billah! Aşk için dağları aşarım Billah! Aklına gem vuran serden usandım! Kendinden gayrısı her şey payesiz Allah’ın mülkünde yaşar gayesiz İnsafı hapsetmiş, vicdan hayasız Gönülden bakmayan körden usandım! Mustafa Hoşoğlu |