HATAY AĞIDISanki bir balyoz indi gönlümüzün örsüne Ne varsa dümdüz oldu Elazığ’dan Mersin’e Büyük kıyamet koptu, her şey döndü tersine Zaman durmuştu sanki, kâbus gibi bir ândı Hatay’ın acısıyla yüreklerimiz yandı Hüzün anaforunda şimdi dönerken başım... Topraklara karıştı Antakyalı kardaşım Nehirlere dönüştü gözümde kanlı yaşım Dünya imtihan yurdu; kul yolcu, dünya handı Hatay’ın acısıyla yüreklerimiz yandı Giden canlar götürdü, sildi bir yanımızı Yürek yangınlarımız, kül etti anımızı Manzara-i umumi dondurdu kanımızı Ateşlerin içinde kül olan gül vatandı Hatay’ın acısıyla yüreklerimiz yandı Yaşlarla perdelenmiş, şimdi gözler pusludur Acımız dağ misali, yüreğimiz yaslıdır Kimi görsen hüzünlü, kimi görsen hislidir Bahçelerde gül soldu, can boğaza dayandı Hatay’ın acısıyla yüreklerimiz yandı Mahşer gününden farksız, ortalık can pazarı Molozlarda kayboldu, çoğunun yok mezarı Acıyı dillendirsin şairi ve yazarı Hepsi ana kuzusu, her biri özge candı Hatay’ın acısıyla yüreklerimiz yandı Düne dair ne varsa ateşlerde yakıldı Sade binalar değil hayaller de yıkıldı Nefes alamaz olduk, canlarımız sıkıldı Geride kalan canlar durup mâziyi andı Hatay’ın acısıyla yüreklerimiz yandı Öyle kolay silinmez bu yaranın izleri Acılara gark etti büyük küçük bizleri Şimdi kirpikler çeşme, andırır denizleri Çocukların gülüşü yerini hüzne bandı Hatay’ın acısıyla yüreklerimiz yandı Kederimiz, yasımız bilmem kaç yıl sürecek Bitecek karanlıklar, fecir vakti girecek Aziz memleketimiz güzel günler görecek Türkiye’m tek yürekti, Trabzon, Konya, Van’dı Hatay’ın acısıyla yüreklerimiz yandı M. NİHAT MALKOÇ |