GÜNEY DEPREMİ
Altı şubat gecesi bizi yakaladın,
Taş üstünde taş kaya koymadın, Beşeriyeti yanına alıp doymadın, Yüreğimizi parçaladın Güney’im. Deprem Güneydoğu’muzu vurdu, Yıkık enkazlar arasında hayat durdu, Kalplerimizi gencecik yaşta yordu, Yüreğimizi parçalandın Antep’im. Deprem sabaha karşı şehre karıştı, Gecenin soğuğu ile şehirler tanıştı, Yıkılan binalar ise birbiriyle yarıştı, Yüreğimizi parçaladın Adana’m Binalar çöktü, yer gök yeksan oldu, Körpecik nefesler üşüyerek soldu, Yaslı acı gönüllere hüzünler doldu, Yüreğimizi parçaladın Hatay’ım. Maraş’ım merkeziydi bu depremin, Ailelerimizi ayırmıştı çatlak zemin, Enkaz altından sesler geliyor kimin? Yüreğimizi parçaladın Maraş’ım. Yüksek katlı binalar bir anda çöktü İçindekileri karanlık zemine döktü, Ağıtların kalbine umutsuzluk çöktü Yüreğimizi parçaladın Adıyaman’ım. Kış günü karın ortasında yakaladın, İmtihana hazır mısınız diye yokladın, Ölümün soğuk yüzünü ise kokladın, Yüreğimizi parçaladın Malatya’m. Fay hattı üzerindekileri ezdi ve geçti, Eceli gelen solgun ruhları bir bir seçti, Ölenlerin çoğu ise ciğerparemiz gençti, Yüreğimizi parçaladın Şanlı Urfa’m. Doğu Akdeniz’den bu fırtına koptu, Önüne geleni biçti, bir engel yoktu, Güney depreminde ölen hayli çoktu, Yüreğimizi parçaladın Osmaniye’m. Depremin ucu Diyarbakır’a dayandı, Uykuları yakarak kapılara dayandı, Şehir ise ölüm sessizliğine boyandı, Yüreğimizi parçaladın Diyarbakır’ım. Ortadoğu’dan esti acı bir rüzgar, Önünde sürüklendi çile yüklü kar, Çoluk çocuğa oldu bu dünya dar, Yüreğimizi parçaladın Kilis’im Deprem 7,7 ve 7,6 şiddetinde geldi, Acısı ise yeri, göğü, karanlığı deldi, Ciğerleri acıyla yakarak akan seldi, Yüreğimizi parçaladın Nurdağı’m. Akdeniz’den coşarak gelen yeldi, Pazarcık’tan bir duman yükseldi, Ağıtlar, feryatlar yürekleri deldi, Yüreğimizi parçaladın Antakya’m. Zelzelede ülkem tek yürek oldu, Gönüller kardeşlik ruhuyla doldu, Maddi, manevi yardımlarsa boldu, Yüreğimizi paçaldın Elbistan’ım. Depremden Suriye de nasibini aldı, Ölüm soğuk yüzünü kış ile saldı, Yahşi tatlı hatıralar mazide kaldı, Yüreğimizi parçaladın Suriye’m. Hama, Halep, İdlib, Lazkiye’yi vurdu, Denizin soğuk suyu ruhları savurdu, Ağıt sesleri, yaralı ciğerleri kavurdu, Yüreğimizi parçaladın İslahiye’m. Acı depremle İskenderun yerle bir oldu Konteynerler limanda alabora oldu, Gözle görülen her yer, çığlık ile doldu, İskenderun yüreğin güz gülü gibi soldu, Yüreğimizi parçaladın İskenderun’um… Kınalı kanadın kırıldı Kırıkhan’ım, Enkazlar altında yanıyor canım, Gün bittikçe de çekiliyor kanım, Yüreğimizi parçaladın Kırıkhan’ım. Samandağ’ım da Hatay’ımızın öz dağıdır, Verimli topraklarıyla yurdumun öz bağıdır, Bu depremde o da acı nasibini alan ağıdır, Yüreğimizi parçaladın Samandağ’ım. Çürük binalar geldi üzerime üzerime, Çocuk çığlıkları saplandı ta ciğerime, Enkazlar mezar taşım oldu üzerime, Yüreğimizi parçaladın Reyhanlı’m. Güneş doğmadan felek boğdu beni, Yavrum muradına ermeden soldu teni, İçimizdeki cevherlerin kayboldu madeni, Yüreğimizi parçaladın Doğanşehir’im. Yayladağı’ndan acı acı rüzgârlar esti, Aile mutluluğumuzu genç yaşta kesti, Bu, dünyayı yasa boğan umutsuz sesti, Yüreğimizi parçaladın Yayladağı’m. İncirler, zeytinler, turunçgiller ağladı, Asi nehri yatağını unutup şehri dağladı, Acılar, ağrılar, ölümler nehir olup çağladı, Yüreğimizi ciğerimizi parçaladın Hassa’m Bu acı depremde kırsal kesimler de yandı, Toprağa verdiğimiz el kadar körpecik candı, Ahırlardaysa ölümü koklayan dilsiz hayvandı, Yüreğimizi parçaladın; köyüm, kasabam… 09.02.2023 Yozgat |
selam ve sevgiler şairim.