ArkadaşBir ara sükûta gömül de dinle Unuttur kendini var mı arkadaş Mezardaki gibi yaşa kendinle Sessizlik delirtir der mi arkadaş Bırak benlik ile taşıp coşanı Yüreği gönlünü aşıp koşanı Tuz dolu deryada yara deşeni Yolda tatlı çeşme kör mü arkadaş Bura Anadolu soğuk ve sıcak Karışır ki daim yıkılmaz ocak Ne Yavuz ne Haçlı kesse akacak Damarındaki kan er mi arkadaş Zihnini çıkmayan yollarda güdüp Din ile vatanı bahane edip Ötüyorsa karga gibi andelip Çırçır böceğine pir mi arkadaş Ne Fırat Sakarya ne de Nil Tuna Yeşertmez çölünü dua insana Ağlayıp sızlayıp doğurur ana Dağ olsa çatlardı sır mı arkadaş Sor, tanır mı gökler yerde tozanı Sarayına girip millet bozanı Kazak Abdal kaynatırken kazanı Aşık Veysel’e bak kör mü arkadaş Mini etek şapka cübbeyle fesle Ver isterse giysin gelecek nesle Ne bir Enver kaldı Atatürk bile Bu çağa ulaşan hür mü arkadaş Geldim ölecektim gitsem ölecek Ben sadece yaşatmayı bilecek Ser ister yoluna kilim olacak Boş ver gerisini bir mi arkadaş Vuralım sessizce batın zahiri Kıralım sessizce günü ahiri Varsa arkadaşın getir zehrini Can suyu sayarım zor mu arkadaş ...Y... |