5
Yorum
25
Beğeni
0,0
Puan
937
Okunma
ah… ümmü seleme
ümmetin annesi
oradaki dostları mı andın ki birden
gözbebeğin kanlandı
gözyaşın aktı kırmızı kırmızı
yoksa bir yel mi esti
yoksa dağın üstünde, kapkaranlık gecede
şimşek mi çaktı
gözlerine ne oldu ki
coşan ırmak olmuş
ya kalbine ne dersin
yetiş huzur dedikçe artar acısı gamı
aşk gizli kalır mı kimseden
gönül yanıp dururken
gözden akarken çeşme gibi gözyaşı
hasret olmasaydı
döker miydin gözyaşını böyle taze taze
ah… ümmü seleme
ümmetin annesi
gözün uykudan kaçar mıydı
andığında cananını
başkası inkar etse ne çıkar
gerçek şahitler var
yaşa batık gözler
sararmış yüz
zayıf ten ve göz çukurları
bir evlada hasretten değil de
nedendi peki
yanağında kırmızı gül izi
dicle fırat yatağı gibi
hayali gelip birden uyandırır
özlemin gelir gamlarla
ahın sebebini bir bilsen
gönül yanık
gizlenir gibi değil ki bu sır
bir derde bin dert katan sır
ah… ümmü seleme
ümmetin annesi
nasıl inkar edilebilir oysa
ağaran saçın beyazlığı
hasrete batık yürek öğüt mü dinler
kendi karanlığına gömülmüş ak saç
nasıl ışıtır karanlığı
tahassür sessiz,
ihtişamsız apak çıkagelir
karşılayan bile olmaz
bilseydin ki
siyaha boyadığın gecelerin ardına
saklardın kendini
saklardın tüm sırrını
ah… ümmü seleme
ümmetin annesi
ekinler kurudu,
uzak hatıralarının kucağına sancıları sızdı
kaderin keder olup titrek hayaller üzerine düştü
baharların tutuştuğu vakitte
söz kesildi, dil bağlandı
şimdi ölgün matemler hüzzam çalıyor
ah… ümmü seleme
ümmetin annesi
şimdi sürmeden gözler, ağızdan sözler çalınmakta
çok bilmiş şairlerin dizeleri mil çekiyor gözlere
bir ayağı seksek oynayan çocukların
diğer ayağından kan sızıyor toprağa
kapı önlerinde dizi dizi avcılar bekliyor
güvercinleri vurmak için
biçim biçim lodoslar ağlıyor sahillerde
solgun renkler düşüyor bir bir yere
ah… ümmü seleme
ümmetin annesi
evvel baharlara sarı yapraklar dökülüyor
kaybedilen renkleri aramak bulmak kalıyor artık
yedi kat yerin altında da olsa
yitirilenleri aramak
yetimhanenin avlusunda bir kara çelenk
taziyeler mihrapta kabul ediliyor
ağla ki
iki gözün iki çeşme
bugün sevgiyi uğurladık
haberin var mı
*
ümmü seleme (r.anha)’nin asıl adı
hind bt. ebi ümeyye’dir
ümmü seleme (r.anha) künyesini ise
seleme adındaki ilk çocuğundan dolayı almıştır
babasının ismi huzeyfe olup
kureyş’in mahzumoğulları boyuna mensuptur
annesi ise ‘atike bt amir el-kenani’dir
ümmü seleme (r.anha)’nin soyu yedi kuşak sonra
hz. peygamber’in soyu ile birleşir
mahzumoğulları’nın mekke yönetimindeki etkisi sebebiyle
ümmü seleme (r.anha)’nin zengin, asil, itibarlı
mevki sahibi ve kültürlü bir ailede yetişti
arap toplumunda insanlar
kendi sosyal seviyelerine denk biriyle
evlilik yapardı
ümmü seleme (r.anha),
aynı kabileden abdullah b. abdilesed (ra) ile
ilk evliliğini yapmış
bu evlilikten seleme, ömer, dürre , zeynep isimli
çocuklar dünyaya gelmişti
hem ümmü seleme (r.anha) hem de kocası
ilk müslümanlar arasında yer almışlardı
hz. peygamber (sav) açıktan davete başladıktan sonra
mekkeli müşrikler müslümanlardan
fakir, kimsesiz, güçsüz, himayesiz ve köle olanlara
şiddet, baskı ve işkence uygulamaya başladılar
mekkeliler, kendi kabilelerinden
müslüman olanlara karşı da
zulüm ve işkenceden geri durmuyorlardı
hz. peygamber (sav),
şiddet ve zulümle karşılaşan ashabının
habeşistan’a hicret etmelerine izin verince
bilhassa dayanılmaz baskıya maruz kalanlar
mekke’den göç etmeye başladılar
bi’set’in 5.senesinde
habeşistan’a ilk hicret eden
11 erkek, 4 kadın arasında
mahzumoğullarından ümmü seleme (r.anha) ile eşi
ebu seleme (ra) de bulunuyordu
habeşistan’a hicret eden müslümanlara
mekkelilerin müslüman olduğu haberi ulaşınca
tekrar mekke’ye döndüler
mekke’nin yakınına gelip
kabilelerinin islam’a girdikleri duyumumun
gerçek olmadığını öğrenince
kimi gizlice, kimisi de bir korunma altında
mekke’ye girdi
ebu seleme (ra) ve ümmü seleme (r.anha)
hz. peygamber’in amcası ebu talib’in himayesinde
mekke’ye dahil olma imkanı buldular
bi’set’in 7. yılının muharrem ayında
mekkeli müşrikler, müslümanlara
boykot uygulamaya başladıklarında
müslümanlardan 83 erkek,
18 kadından oluşan bir grup
ikinci kez habeşistan’a hicrete karar verdiler
habeşistan’a ikinci defa göç eden
grubun içinde de ümmü aeleme (r.anha)
kocası ebu seleme (ra) vardı
ümmü seleme (r.anha) ve eşi
boykot kalktıktan sonra mekke’ye geri geldiler
ebu seleme (r.anha) ikinci akabe biatı’ndan
bir yıl kadar önce medine’ye hicret için
Allah elçisinden izin aldı
bu arzusunu gerçekleştirmek gayesiyle
gerekli hazırlıklara başladı
eşi ümmü seleme (r.anha) ve çocukları için
bir deve hazırladı
yol hazırlıklarını tamamladıktan sonra
oğulları seleme anasının kucağında olarak yola çıktılar
fakat ümmü seleme (r.anha)’nin kabilesi
akrabalarından bazı kimseler yolu keserek
onların medine’ye hicret etmelerine mani oldular
ebu seleme (ra)’nin gidebileceğini
fakat çocukla annesinin bırakılmayacağını söylediler
uzun münakaşa ve mücadeleden sonra kabilesi
ümmü seleme (ra)’yi kocasından ayırdılar
çocuğu da kendi yanlarına aldılar
ümmü seleme (r.anha) anlatır
kocam ebu seleme, medine’ye gitti
beni kocamdan ve oğlumdan ayırdılar
bir yıla yakın bir süre her sabah
safa tepesi’nde ebtah denilen yere çıkıp
kabe’ye doğru dönerek akrabamı lanetliyordum
orada akşama yakın bir zamana kadar oturur
hem onları lanetler
hem de gözyaşı dökerdim
bir gün, ailem olan muğireoğullarından biri
yanıma geldi
halimi görünce bana acıdı
gidip muğireoğullarına
şu zavallı kadını kocasından ve oğlundan ayırdınız
niçin onu hala serbest bırakmıyorsunuz dedi
bunun üzerine muğireoğulları bana
istiyorsan kocanın yanına git dediler
abdulesedoğulları yanında bulunan
oğlum seleme’yi de bana geri verdiler
ümmü seleme (r.anha),
medine’ye gelip yerleştikten sonra
kocası ile mutlu bir hayat yaşadı
burada çocuklarının terbiyesi ile meşgul olmaya
onları yetiştirmeye devam etti
ümmü seleme (r.anha)’nin kocası ebu seleme (ra)
hz. peygamber ile bedir ve uhud savaşlarına katıldı
uhud savaşında müşriklerden birinin attığı bir okla
kolundan yaralandı
bir ay tedavi gördükten sonra
yaranın üzeri kapanıp iyileştiği zannedildi
beni esed kabilesinden hüveylidoğullarının
medine’ye hücum etmek üzere oldukları haberi yayıldı
hz. peygamber, ebu seleme (ra)’yi çağırarak
muhacir ve ensar’dan meydana gelen
150 kişilik bir kuvvete komutan tayin edip gönderdi
ebu seleme (ra), hz. peygamber (sav)’in kendisine
emrettiği şekilde harekete geçti
onun komutasındaki birlik feyd bölgesindeki
katan suyuna kadar vardı
büyük bir çarpışma olmamakla beraber seriye
büyük bir ganimetle muzaffer bir şekilde
medine’ye döndü
bu harekat esnasında
ebu seleme (ra)’nin iyileşmiş gibi görünen yarası
tekrar açılmaya başladı
büyük bir kan kaybına uğradı
ölmek üzere iken
rasulullah (sav) kendisini ziyaret etmiş
ona hayır duada bulunmuştu
bu esnada da o, ruhunu teslim etti
hicret’in dördüncü yılında vefat eden
bu sahabenin ölümüne çok üzüldü
cenaze namazını bizzat kendisi kıldırdı
bu gelişmelerin ardından,
hz. peygamber (sav) elçi göndermek suretiyle
kendisiyle evlenmek istediğini bildirdi
ümmü seleme (r.anha) gelen şahsa
kendisinin yaşlı
üstelik çok kıskanç bir kadın olduğunu
çocuklu ve nikahına şahitlik edecek ailesinden
kimse olmadığı gerekçesiyle
hz. peygamber (sav)’in teklifine yanaşmadı
bunun üzerine Allah rasulü (sav)
yaşlı olduğunu söylüyorsun
ben senden daha yaşlıyım
kıskançlıktan bahsediyorsun
Allah’a dua ederim, umulur ki
Allah onu senden giderir
çoluk çocuğunun bakımı ise
Allah ve rasulüne aittir
burada bulunan ve bulunmayan dostlarının
bu evliliğe karşı çıkacaklarını da zannetmiyorum dedi
bunun üzerine ümmü seleme (r.anha)
hicret’in dördüncü yılının şevval ayında
hz. peygamber (sav)’le nikahlandı
ümmü seleme (r.anha)
hz. peygamber (sav) ile yaklaşık
7 yıl kadar evli kalmış,
ondan çocuk sahibi olmamıştı
hz. peygamber bir sefere çıkacağı zaman
adeti üzerine hanımlarından iki veya üç tanesini
yanına alırdı
mekke temsilcileriyle
hudeybiye barış antlaşması imzalandı
hudeybiye antlaşması’nın maddelerinin bir kısmı
müslümanların aleyhine görünüyordu
bu şartlar karşısında neredeyse bütün ashap
hayal kırıklığı içindeydi
hz. peygamber, yanındakilere
kalkın tıraş olun, kurbanlarınızı kesin
talimatını verdi
ancak ashabdan hiçbiri bu emre icabet etmedi
onların üç defa tekrar edilmesine rağmen
emre kayıtsız kalmaları
hz. peygamber’i son derece üzmüştü
bu tavra çok şaşırdı, çaresiz bir şekilde
hanımı ümmü seleme (r.anha)’nin çadırına girdi
ümmü seleme (r.anha) onun bu tavrından
yüzündeki ifadeden
olağanüstü bir şeyler olduğunu fark ederek
meseleyi sordu
hz. peygamber hadiseyi kendisine aktardı
bunun üzerine ümmü seleme (r.anha)
ey Allah’ın elçisi
emretmek yerine yapmanız
bu sıkıntıdan daha iyidir
siz çıkın, onlarla konuşmadan işinizi yapın
saçınızı tıraş edin ve kurbanınızı kesin
onlar size uyacaklardır
tavsiyesinde bulundu
hz. peygamber bunun üzerine kalktı
çadırdan dışarı çıktı
medine’den getirmiş olduğu kurbanları kesti
bunu gören sahabeler
onun bulunduğu tarafa doğru yönelerek
kurbanlarını kesmeye başladılar
bu şekilde ümmü seleme (r.anha)
tıpkı ilk vahiy geldiğinde sıkıntı içerisinde gelen
hz. peygamber’e sahip çıkıp sakinleştiren
teselli eden hatice bt. huveylid (r.anha) gibi
onu rahatlatmış
büyük bir sıkıntıdan kurtulmasına vesile olmuştur
ümmü seleme (r.anha)
rasul-i ekrem (sav)’in vefatından sonra
hiçbir idari ve siyasi faaliyete karışmayıp
toplum içindeki saygın ve üstün konumunu
hayatının sonuna kadar muhafaza etmiştir
üstelik toplumda huzurun bozulduğu
kargaşanın hakim olduğu
osman b. affan (ra)’ın hilafetinin ikinci döneminde
halifeye nasihatte bulunmuştur
onun şehit edilmesi
akabinde katillerinin cezalandırılması için
halife ali b. ebi talib (ra)’e karşı
harekete geçen aişe (r.anha)’yi
bu davranışından vazgeçirmeye çalışmıştır
halifeliği üstlenmesinden sonra camilerde
ali b. ebi talib (ra)’e dil uzatıldığı haberini alınca
sorumlu kabul ettiği muaviye’ye
yaptığının yanlış olduğu konusunda
ikazda bulunmuştur
ümmü seleme (r.anha) 84 yaşında iken
medine’de vefat etti
baki mezarlığına defnedildi
o, hz. peygamber’in en son vefat eden hanımıdır
ümmü seleme, kendisine
yolcu azığı denecek kadar cömert
her ayın ilk haftasında üç gün oruç tutacak kadar
kulluktan haz duyan bir kuldu
378 hadisle, hadis rivayetinde
hz. ayşe’den sonra
ilk sırayı alacak kadar zekiydi
cebrail (a.s.)’i ashab’tan dıhye şeklinde görecek
hz. peygamber’in bir ceylanla konuşmasına
şahit olacak kadar ferasetli
hz. hüseyin’in kerbela’da şehit düşüşü
rüyasında efendimiz tarafından kendisine
bildirilecek kadar kalp gözü açıktı
islami dönemde de ümmü seleme (r.anha)
fakih kabul edilen
fetva veren kadınlardan birisiydi
onun hz. peygamber (sav)’e
sorduğu sorular neticesinde
al-i imrân 195, nisa 32, ahzab 35 ayetlerinin
nazil olduğu rivayet edilir
kendisinden 157 kişi
hadis rivayet etmiş olup
bunlardan 126’sı erkek 31’i kadın ravidir
bu hadisler daha ziyade
ibadet, edep ve ahkamla ilgiliydi
aşıktı efendimize
onun sözlerine aşıktı
ondan bir hadis duymak
ondan bir hadis aktarmak
hayatın bütün meşgalelerinden önemliydi
redfer