Peygamberimiz H.Muhammad Mustafa (s.a.v)in hatırasına ithafen yazılan Hayat hikayesinin 71.bölümü
ya fatıma hani bahçeleri çizerdin çizik çizik de hayallerini ekerdin kiraz gölgelerine orkidelere uzattığında elini kurdeleler sıyrılıp saçlarından orkide olurlardı
ya fatıma saçlarına ne çabuk düştü aklar fidanlarını ayazlar hayallerini dolular ne çabuk vurdu çocukların dağıldı sevinçlerin de dizlerinde sızılar yağmur suları gibi akıp gitti
ya fatıma komşular bir bardak süt bir avuç kül soruyorlar eski zamanlardan kavruk güzelliğine rana düşen kınalı saçlarına ay vuruyor cennet ayağından buseler çalıyor şimdi durulanmış kelimelerin sarıyor sevgileri
ya fatıma ölü kelebekler çağındayız şimdi çiçeğe ulaşamayan kovanlar dolusu uğultularda yakmadayız kanatlarımızı yüreğimizin mecali kalmadı bigane bulutlar sarıldı yaralarımıza
ya fatıma dünya yokluklar dünyası hiçliğimizin, hıncımızın, doymak bilmez nefsimizin entipüften babil kulelerine mi sığınalım daha daha fakr-u zaruret varken giderilecek daha yollar varken gidilecek
ya fatıma beyaz cümlelerinin kırkıncı kapısından süt verdiklerin geçiyor birer birer bulutları arşınlayarak samanyolundan yalınayak sırf bunun için bile tarih olmuş bir gerçeksin sen övünülecek en büyük annesin sen
* hazreti fatıma peygamber efendimizin, hazret-i hatice validemizden olan en küçük ve en sevgili kızıdır hazret-i ali’nin zevcesi
aklı, zekası, güzelliği, zühdü ve takvası pek fazla idi yüzü pek beyaz ve parlak olduğundan zehra denildi züht ve dünyadan kesilmekte en ileri olduğu için betül çok temiz demişlerdi
peygamber efendimiz, hazret-i fatıma’yı çok severdi ayet-i kerime ve hadis-i şeriflerle metholundu efendimiz onu 15 yaşındayken Allahü tealanın emriyle hazret-i ali ile evlendirdi
hazret-i fatıma’nın kardeşlerinin çocuğu olmadı olanı da küçük iken vefat etti resulullahın soyu yalnız fatıma validemizden hasıl oldu
hazret-i fatıma’nın hasan, hüseyin, muhsin adında üç oğlu ile ümmi gülsüm ve zeynep adında iki kızı oldu muhsin küçük yaşta vefat etti ümmi gülsüm, hazret-i ömer ile evlendi
fatıma-tüz-zehra küçük yaşta iken hatice validemiz vefat etti. resulullah efendimiz onu, büluğ çağına kadar kendi yanında bakıp, terbiye etti
evlenme vakti geldiğinde cebrail aleyhisselam gelip dedi ki ya resulallah, Allahü teala buyurur ki habibime selam söyle, hiç merak etmesin ben fatıma’nın bütün ihtiyaçlarını karşılar ve elbiselerini cennet elbiselerinden yapıp, yakında sadık ve muvahhid ve has kuluma veririm resulullah cebrail aleyhisselamdan bu müjdeyi işitince şükür secdesi yaptı
cebrail aleyhisselam ayrılıp bir süre sonra üstü altın boğça ile örtülmüş elinde bir altın sini ile geri döndü tazim için bin kerubiyan meleği de yanında arkasında mikail aleyhisselam israfil aleyhisselam azrail aleyhisselam ellerinde altın boğça ile örtülmüş birer altın sini biner melek ile gelmiş oldukları görüldü
melekler, getirip sinileri server-i kainat hazretlerinin huzurlarına arz eylediler resulullah bunları görünce ya kardeşim cebrail allahü tealanın emr-i şerifi nedir bu siniler ile ne emreder buyurdu
cebrail aleyhisselam dedi ki ya resulallah Allahü teala sana selam eder ve buyurur ki ben habibimin kızı fatıma’yı ali’ye verdim arş-ı uzmada nikah ettim habibim de eshab arasında nikah eylesin
sinilerin birinde cennet elbiseleri vardır diğer sinilerde cennet yiyecekleri vardır eshabına ziyafet versin resulullah bu müjdeyi işitince tekrar şükür secdesi yaptı sonra cebrail aleyhisselama dedi ki ya kardeşim cebrail dilerim ki, nikahın nasıl yapıldığını aynen açıklayasın
cebrail aleyhisselam ya resulallah Allahü teala emretti ki cennet kapıları açılsın ve cenneti süslesinler cehennem kapılarını da kapatsınlar yedi kat gökte ve yerde ne kadar kerubiyan, mukarrabin ve ruhaniyyan var ise arş-ı azimin gölgesinde tuba ağacı altında toplansınlar Allahü tealanın emri yerine geldi
yine Allahü tealanın emriyle, melekler üzerine tatlı bir rüzgar esti ki vasfı anlatılamaz o tatlı rüzgar cennet ağaçlarının üzerine eser cennet ağaçlarının yapraklarının birbirine dokunması ile hoş bir seda hasıl olur ki dinleyenlerin akılları başlarından gider ondan sonra gönül kuşlarına emreyledi ki nağmeye başladılar
ya habiballah… Allahü teala buyurdu ki ya cebrail, sen aslanım ali’nin vekili ol ben de fatıma’nın vekili olayım ya meleklerim siz de şahit olunuz fatıma’yı helalliğe ali’ye verdim
ya cebrail, sen de vekaletin hasebiyle ali için kabul eyle orada nikah oldu sana da emrolundu ki burada da sahabe-i güzini toplayıp, nikah yapasın resulullah bunun üzerine tekrar şükür secdesi yaptı
eshab-ı kiramın toplanmasını emretti sonra cebraile dedi ki ya cebrail kızım fatıma benim hatırımı kırmaz bu cennet elbiselerini dünyada giymeye değmez geriye cennete götürünüz
sahabe-i kiram toplandı dörtyüz akçe ile nikah eylediler durumu hazret-i fatıma’ya müjdelediler hazret-i fatıma razı olmadı
cebrail tekrar geldi ya resulallah, Allahü teala buyurdu ki fatıma dörtyüz akçe ile nikaha razı olmaz ise dörtbin akçe olsun bunu fatıma’ya söylediler yine razı olmadı
cebrail geri gelip, dörtbin altın emrolundu dedi fatıma yine razı olmadı ya resulallah Allahü teala bizzat fatıma’ya varıp muradı ne ise sormanı emretti resulullah fatıma’nın yanına varıp muradını sorduğunda
fatıma dedi ki babacığım, muradım şudur ki sen, mahşer meydanında müminlerin günahkarlarından nicelerine şefaat edip cennete koyarsın ben de onların hatunlarına şefaat edip cennete koyayım
resulullah çıkıp, fatıma’nın muradını söyledi cebrail aleyhisselam oradan ayrıldı geri nüzul edip dedi ki ya resulallah Allahü teala fatıma’nın muradını kabul edip o da ruzi cezada şefaatcı olsun buyurdu resulullah, fatıma’ya, muradının kabul olup şefaat edeceğini kendisine iletti
fatıma, babacığım dedi senin şefaat edeceğine delil kelam-ı kadimde furkan-ı azimde ayet-i kerimelerdir ya bana delil nedir
resulullah, ey ciğerparem muradını arz edeyim buyurdu cebrail aleyhisselama fatıma’nın muradını söyledi cebrail aleyhisselam ayrılıp az sonra elinde bir beyaz ipekle geri döndü
resulullahın huzurunda ak ipeği açıp içinden bir kağıt çıkardı yevm-i cezada mümin hatunların asilerine kulum fatıma’yı şefaatcı ettiğime bu hucceti yanında bulundursun
resul-i ekrem o kağıdı geri ipeğe sarıp fatıma’ya getirdi fatıma hucceti gördü kabul edip, nikaha razı oldu
resulullah efendimiz, hazret-i ali’ye buyurdu ki ya ali, Allahü tealayı sever misin evet ya resulallah beni sever misin evet ya resulallah
fatıma’yı sever misin evet ya resulallah hasan ve hüseyini sever misin evet, ya resulallah ya ali bu kadar muhabbeti bir gönüle nasıl sığdırırsın
hazret-i ali sükut etti eve geldi hazret-i fatıma’ya olayı anlattı cevap veremediği için üzüldüğünü belirtti
hazret-i fatıma buyurdu ki bunda üzülecek ne var Allahü tealayı sevmek imandan ve akıldandır muhammed aleyhisselamı sevmek imandandır beni sevmek eşin oluşundandır hasan ve hüseyni sevmek tabiatındandır
hazret-i ali hemen resulullahın huzuruna gelip bu cevabı söyledi resulullah buyurdu k bu yemiş nübüvvet ağacının yemişidir ya ali, bu cevap senin değil fatıma’nın cevabıdır
hazret-i osman, resulullaha ve eshabına ziyafet vermişti hazret-i osman, resulullah eve teşrif edene kadar adımlarını saymış her adımı için bir köle azat etmişti
hazret-i ali o ziyafetten çıkıp, eve geldi fatıma validemiz onu hüzünlü görüp ya ali, niçin hüzünlüsün diye sordu hazret-i ali, eğer bizim de dünyalığımız olsa idi resulullahı evimize davet ederdik nitekim bugün osman davet etti dedi
hazret-i fatıma biz de davet edelim deyince ya habibullahın kerimesi ne ile ikram edersin hangi yemeği yedirirsin dedi hazret-i fatıma, o habibullahtır ona Allahü teala ikram eder ve yemek verir sen git sevgili babamı davet et
hazret-i ali resulullahın huzuruna varıp ya resulallah kerimeniz fatıma sizi davet eder resulullah, ya ali, yalnız beni mi eshabımla beraber mi diye sordu hazret-i ali, eshab-ı kiram da beraber buyursunlar dedi
eshab-ı kiram ile beraber kalkıp hazret-i fatıma’nın evine geldiler hazret-i fatıma, ya Rabbi, senin habibin bugün miskin kulunun evine geldi sen onlara ikram eyle, nimetler ver ben fakir, onlara ikram etmeye ve nimet vermeye gücüm yetmez diye dua etti
bir çömleği vardı. ateş üzerine ocağa koydu Allahü teala kendi lütuf ve keremi ile o çömleği yemek ile doldurdu hazret-i fatıma o yemeği resulullahın huzur-u şeriflerine gönderdi resulullah ve eshab-ı güzin o yemekten yediler resulullah efendimiz buyurdu ki bu yemek cennet yemeğidir
bunun üzerine hazret-i fatıma odaya girip secde etti ya Rabbi, benim kölem yoktur ki azat edeyim velakin dilerim ki, ümmet-i muhammedin günahkarlarından bir miktarını cehennem ateşinden azat eyleyesin diye dua etti
hemen cebrail aleyhisselam geldi dedi ki, ya resulallah fatıma, günahkar ümmet için, münacat etti Allahü teala buyurdu ki habibime selam eyle ve de ki fatıma’nın evine gelenlerin her bir adımına yüz erkek ve yüz kadın cehennem azabından azat eyledim
hazret-i aişe validemiz anlatır bir gün fatıma geldi resulullahın yanına oturdu ve gizli konuştular fatıma çok ağladı kızının çok ağladığını gören resulullah bir daha gizli olarak bir şeyler söyledi o zaman fatıma güldü
resulullah gidince fatıma’dan gizli konuştuklarının ne olduğunu sordum resulullahın sırrını ifşa edemem dedi
resulullah ahirete intikal edince tekrar sordum o zaman dedi ki, ilk gizli konuşmamızda babam cebrail aleyhisselam her sene bir kere kur’an-ı kerimi benimle karşılıklı okurdu bu sene iki kere okudu bundan ecelimin yaklaştığı anlaşılır
Allahü tealadan sakın ve sabırlı ol ben senin için güzel selefim buyurdu onun için ağladım üzüldüğümü görünce ikinci defa gizli konuşmamızda ehl-i beytimden bana en önce sen kavuşursun buyurdu
resulullahın vefatından 6 ay sonra hazret-i fatıma vefat etti
hazret-i fatıma, ehl-i beytin gözbebeğidir peygamber efendimiz buyurdu ki fatıma benden bir parçadır onu inciten beni incitmiş olur
hz.fatıma imran kızı meryem firavunun ailesi asiye hüveylid kızı hatice’den sonra bütün kadınların seyyidesidir
hz.fatıma cennet hatunlarının üstünü hasan ve hüseyin de cennet gençlerinin yüksekleridir Allahü teala ,fatımanın gazabı için gazap eder rızası için razı olur
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
kınalı saçlarına ay vuruyor şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
kınalı saçlarına ay vuruyor şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Çok güzel.. O kutlu insanlar bütün yaşamlarında ihlas dolu yaşamışlar.Hep Allah'ın yolunda,sapmadan yaşamışlar yalan dünya yaşamlarını.Allahın sevgili kulları örnek olmalı modern çağ insanlığına. Harika bir anlatı,ne kadar güzel sunuyor okuyucuya... Değerli dost şairim sn.redfer,iştiyak ve merakla okumaya devam ediyorum bu harika anlatıları.Kutlarım engin gönlünüzü,etkin kaleminizi.Selam ve saygımla,esenlik dilerim.
Hazret i Resûlün Fatıma dan sürdü Şecere i Paki. Sana Kevser verildi, kurbiyet, seni çekemeyenlerin hasreti. Kelimeler acziyet içinde. Dünya eziyet içinde.
Maşallah barekallah. Çok saygımla Üstadım. Allah razı olsun Üstadım.
"Allahümme salli alâ Seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ve bârik ve sellim” Cenab-ı Hak bizleri Yüce Resûl'ümüzün (sav) şefaatine nail olanlardan eylesin inşallah 🙏 "Bir hayalim vardı Alemlerin Efendisinin hayatını bir eser haline getirmek" Rabbim nasip etsin inşaallah. Sayısız şiirlerinizle bizlere Yüce Resûl'ümüzü (sav) her zaman hatırlattığınız için Allah râzı olsun. Sonsuz selam ve dua ile. Allah'a emanet olun.
O kutlu insanlar bütün yaşamlarında ihlas dolu yaşamışlar.Hep Allah'ın yolunda,sapmadan yaşamışlar yalan dünya yaşamlarını.Allahın sevgili kulları örnek olmalı modern çağ insanlığına.
Harika bir anlatı,ne kadar güzel sunuyor okuyucuya...
Değerli dost şairim sn.redfer,iştiyak ve merakla okumaya devam ediyorum bu harika anlatıları.Kutlarım engin gönlünüzü,etkin kaleminizi.Selam ve saygımla,esenlik dilerim.