8
Yorum
30
Beğeni
0,0
Puan
900
Okunma
Belki hiç bilmeyeceksin
Hiç duymayacaksın
Ve de hiç görmeyeceksin
Hiç okumayacaksın bu satırları
Limandan ayrılan son gemiden sonra çok şey değişti buralarda
Mesela bu şehir daha sakin günlerini yaşıyor
Senden geriye içinde naftalin kokulu deli dolu binbir cevapsız sorular kaldı
Kuşlar keyfsiz uçuyor
Çiçekler solgun siyah beyaz açıyor
Rıhtımda tekne kenarında dolaşan miskin kediler bile balıkçı teknelerinden balık aşırmıyor
Falcı kadın yol kenarında fal açmıyor.
Anlayacağın şehir bile küskün kendisine
Geçen gün iki bardak çay ısmarladım ikimize salaş bir çay bahçesinde
Sonra gün batımına doğru denize daldırıp gönül maşrapamı
Bir yudum güneş içtim içim yandı ayazında
Hafif rüzgarlıydı hava kollarını doladım atkı niyetine boynuma
Sessizce fısıldaştık seninle
Merak etme kimseler duymadı bizi
bakışlarından biz dökülüyordu alev alev
Düşen her damla lav misali yakıcı
Bir ara gülüşüne takıldı gözlerim
Sonra yavaşça ellerimi uzattım şiir kokan ellerine
Evet ne çok şey eksik bu şehirde
Sen gideli
Ama yine de sen bilme..
Köşe başları
Caddeler
Sokaklar
Adını yazdığım selvi ağacı
Artık,
Her şey yalan
Her şey hayal
Her şey yabancı
Tek gerçek var
YOKSUN..