BEYİM
Zamanın hırsına av olmuş gafil,
Bu çağın zehrini, görmez ki beyim, Maziyi yok saymış, kibirli sefil, Geçmişin izini, sürmez ki beyim. Akraba, komşuya, güven kalmamış, Talebe, hocayı, öven kalmamış, Sokaklar kan gölü, seven kalmamış, Sevgisiz bu vurgun, durmaz ki beyim. Gençliğin hiçliği, destan dillerde, Erdem dersen sürünüyor yerlerde, Hayatlar şamata, gözler el’lerde, Bu nesil hayal de, kurmaz ki beyim. İhtiyar korkuda, kim bakar diye, Evlat da devletten, bekler hediye, Düşünmez Vallahi, el ne der diye, Ölüsüne elin, vurmaz ki beyim. Ne oldu bilmem ki, nedir bu sancı, Ne oğlan adamdır, ne kızlar bacı, Öyle bir devir ki, sapkın baş tacı, Devlet bile hesap, sormaz ki beyim. Şimdilerde millet, meta peşinde, Helalmiş harammış, ezer dişinde, Hayali gelecek, görür düşünde, Lakin üçe beşe, varmaz ki beyim. Sırtları dayanmış, sahte bir güce, Ağan mı? paşan mı? kim daha yüce, Hak’tan gayri olan, tüm güçler cüce, Mutlak güce akıl, yormaz ki beyim. Nesiller bozulmuş, değişmiş ruhu, Özünü mahvetmiş, kaybolmuş rah’ı Boş yere anlattım böyle güruhu, Firgatli murada, ermez ki beyim. Aşık Firgatli(Erdal Ebem) |