TESLİMİYETİM YÜCE RABBİME TA İLK GÜNDEN...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Hayallerinle sakit ol, azizim ve düşman timlerini hafife alma: Mademki sevdiğim kadar ruhun huzurlu kanat aç sonsuzluğa kelaynak kuşlarına özenmesen de bil yalnızlığın geçici olduğunu. Hükmeden Rabbin ve yüzü suyu hürmetine sevginin bağdaş kur sen içindeki sevgi iklimine: Demir kadar sağlam iradenle elbet kafa tutacağın kadar da zalime mazlumun sesi ola varsın mağdur addedilsin nasıl ki ıskalıyorsun mutluluğu benliğinle ve bedeninle bir de bak bakalım arkana: gelen giden var mı… Hem, hem sırtına yediğin hançerlerden korkma ve kılkuyruk gölgesine iblisin ve zalimin kanma nasıl ki aşktır ve umut aş erdiğin elbet aşacaksın dağları tepelere kondurduğun o özgürlük bayrağını da sıkı sıkı belle içinde ve sevginin her zerresinde nasıl ki kilit noktan sevgin ve sevdiklerin… Ant içtim bir değil binlerce kere Ar bildiğim ruhumdaki beyazlığı Arz ettim karanlığa aydınlığımı Akıl etmedim ve inandım her seferinde İnsan olmanın şeceresi mademki ahlak ve namus Yan bakanlardan yana dert ettiğim Yarı yolda bırakılsam da yoluma devam ettiğim. Hüznün rengiyim ben. Hazanın da müptelası. Hür doğdum hür yaşatmadılar madem Asla dem vurmadım yalanlardan Dertlendiğime şahit Yaratan Yaratandan dolayı yaratılanı hep sevdiğim Köpüren taşan cezveden acı kahvem Ve işte dostluğun meşalesi kimse neyse pay ettiğim İçimde saklı derya deniz Bazen devasa bir dehliz adımladığım Düşlerimden mustarip olsam da gerçeklerdi aralıksız algıladığım Tıpkı benim gerçek olduğum gibi Geçecek bunlar da geçecek azizim Mademki sular seller gibi sevip yüreğimi armağan ettim Ar bildim doğruyu Açmadan göğsümü bağrımı Ant içtiğim kadar hayatı düzgün yaşamaya Hep tırnaklarımla geldim ulaştım bu güne Uğruna ne savaşlar verdim Neyse atamdan babamdan öğrendiğim Sadece küpe etmedim kulağıma Kulağıma çalınan fısıltılardan da haz etmedim Sevemedim ikiyüzlü insanları Gördüm ve bildim hatta şerh düştüm Kabullenmek istemedim uçuşan yalanları Çünkü Hakkın yolunda yürüdüğümdü yine Hakkın kapısı Eşrafı ahvali isyanı zalimi ve iblisi Gömdüm hem de en derine Derinlerde yüzdüm ve boğuldum Yeniden can buldu bedenim Ruhumsa hep ayakta müşfik Bir batında doğan güneşe aya paye verdim Hem Yıldız’dım hem çiçek Solmamı bekleyenlere sabır ederek Soldurmadım en başta içimdeki ışığı Sönen varsın olsun feri acıların Semada saklı bir uçurtma gibi salındığım Bazense durduk yere üstüme alındığım Gökte saklı bir düştüm Bir var bir yok Yere göğe sığamadığım doğru Aşkla erdim ben nihayete Bir adım sonrası hidayete Bel b/ağladım çünkü sevdiğim inandığım kadar huzurlu Yaşadığım yaşattığım kadar sevgiyi nasılda mutlu Kutlu olsun yeni ömrüm Kurada çıkmadı bu hayat bana Bahşedendi Rabbim benim gibi bir mazluma Ah, dahi etmedim Afalladım ama Arz ettiğimdi değerlerim Arşı alaya çıkan acılarım ve sevgim ve sessiz nidalarım Bazen bir mayın tarlası yürüdüğüm yol Sağımda sağdıcım kalem Solumda yaslı yüreğim nemine aldırmadan nasıl ki hemhal Sevgiyle ve umutla Bir beyandı yazdıklarım Bir nizam ki evrenin sunumu Sulh bildim sevgiyi Men ettim kendime kötüyü ve nefreti Mal olsa da koca ömre Kıyısından dönsem de ölümün defalarca İnancım ve umudumdu beni yaşatan Seğiren gözlerimden taşan bunca yaşın ardından Yas tutmadığım kadar gidenlerin ardından Sevgi de umut da yasamdı benim Yaşadığım kadar yaşattığım nice güzellik kıblemden taşan Allah rızası için mademki baş koymuştum hayata Kayıp da gitmeden ayağımın altındaki zemin Yeter ki emin olsun insan kendinden Teslimiyetim yüce Rabbime ta ilk günden… |
Yüreğine sağlık.
Daha güzel ve kalıcı şiirler dileğimle,
Selamlar sevgiler...