17
Yorum
32
Beğeni
5,0
Puan
1092
Okunma
Tatlı dildir yılanı, çıkaran deliğinden,
O tatlılık her dil de olamıyor ne yazık,
Geçmiyor bazıları buz dağı beyliğinden
Güneş gönül yurduna dolamıyor ne yazık.
Güveni mi kırılmış yüreği mi yaralı?
Aldırmış mı elinden ahu gözlü maralı?
Şah’ı gelse dil dökse hiç olmuyor oralı,
Canını hibe etsen alamıyor ne yazık.
Koklamazsa yeriyor emsâlsiz olan gülü,
Yediveren deseler onun gözünde ölü,
Kınıyor aşk uğruna yanık öten bülbülü,
Gülşeni irem bağı kalamıyor ne yazık.
Çok karışık bilmece çözdürmüyor kendini,
Kale gibi koruyor gönlünde ki bendini,
Boşa geçmiş yılları bulamamış dengini,
Dünlerini bu günden elemiyor ne yazık.
Sadaka niyetine az tebessüm etmiyor,
Bakışından karakış ağustos’ta gitmiyor,
Yüzünü güldürmeye çabalamak yetmiyor,
Mutluluk adresini bulamıyor ne yazık.
Üşütüyor bakışı Her daim mağrur başı,
Kirpiklerini döver can yakar çatık kaşı,
Belkide gizli,gizli döküyordur gözyaşı,
Ah! demeden uykuya dalamıyor ne yazık.
Zehra Yılmaz.
24/06/2022
5.0
100% (23)