Benim ömrüm
İçi geçmiş bozuk bağın
Dalı gibi benim ömrüm Geçen bıldır yağan karın Seli gibi benim ömrüm Su misali akar gider Geçen her gün ömrümden yer Yelkovandan hızlı döner Deli gibi benim ömrüm Dert çilesi yığın, yığın Boş günü yok her gün yoğun Derenin tepenin dağın Yolu gibi benim ömrüm Dere tepe iniş çıkış Dört mevsimi soğuk kar kış İlmek ilmek nakış nakış Halı gibi benim ömrüm Ufku geniş ilmi derin Bir o kadar ince narin Doksanlık bir ihtiyarın Hali gibi benim ömrüm Kervan geçmez ıssız çehre Tozar savrulur bahir e Kül olmuş kavrulmuş sahra Çölü gibi benim ömrüm Gıyaben mecnuna benzer Mevla’sını arar gezer Kendini bilene anzer Balı gibi benim ömrüm Der Mustafa yol öğreten Dostu yareni ağlatan Musalla taşında yatan Ölü gibi benim ömrüm Mustafa Deniz |