Avuntu
Anlatacağı çok şey olup da,
Anlatamayınca, atlatamayınca o kalabalığı insan, Unutmayı seçiyor. Derisinin altında sızılarla, Derinlerinde bir canavarla dövüşüp dövüşüp, Uzlaşamayınca insan, Uyutmayı seçiyor. Her tokat yiyişinde ağlayınca, Bir masadan bir masaya kovalanınca insan, İçindeki o günahsız çocuğu, Büyütmeyi seçiyor. Çiçekli, narenciyeli, serçeli bahçelere ulaşamayınca, Biçare ciğeri gerçeği soluyunca insan, Diken, çalı, kum ile, Çöl ile, Yangından arta kalan kül ile, Avunmayı seçiyor. Kendi çarklarında bencilce dönebilmek için, En kötü, en bedbaht, en zayıf şartlarında savrulunca, Her şey gidince etrafından, İnsan, Bir kukla bırakıp yerine, Yok olmayı seçiyor. |