AH İSTANBULAh İstanbul; İhtişamınla göz kamaştırırsın Rüyasını süslersin herkesin Soylu duruşu endamlı bakışı Meydan okursun Dünya’ya Ah İstanbul; Masmavi denizin, aşıklar baş başa Ah İstanbul Kaç medeniyetleri barındırmışsın bağrında Kaç aşığın yassına tanıklık etmişsin Kaç sevdalının haykırışına , Ah İstanbul; Bağrında Kaç sevdalıyı barındırmışsın Çığlık sesleri Martıların Haykırıyor dünyaya Ah İstanbul; Işık hüzmesi renkleri karışıyor Yakamoz oluyor, gökyüzü oluyorsun Mavi oluyor, gri oluyorsun Çiçek açıyorsun renk renk Saçlarımda İstanbul Ah İstanbul; Gözlerinde ki pırıltıya Bir buse gönderir Ah İstanbul; Aşklar diyarı Sevdaların diyarı Ah İstanbul; Seyretmek seni Çamlıca’dan İçine çekmek resmetmek, doya doya Doyar gibi dokunmak sana Boğazın inci gerdanına Ah İstanbul; Serilmek deniz gibi, sen gibi Seyretmek gökyüzünden ben seni Gözlerinde masmavi denizi Ah İstanbul; Martı sesleri vapur seslerine karışıyor Döngüler acılarla boğuşuyor Ah İstanbul; Kaç aşık koynunda yatıyor kim bilir? Tanıklık ediyor geleceğe İstanbul Yokluğuna alışmak zor İstanbul... Bir masal gibi anlatılır durursun dillerde Yediden yetmişe konuşulursun tüm illerde Aşkların hüzne dönüştüğü gecelerde Mavi aşıkların ağlaştığı her gece Ah İstanbul; Mecnunun kavuşamadığı bilmece Kaç yaralı yürek bıraktın her gece Maviyle grinin buluştuğu yeryüzü Hüzün çöküyor maziye Gecenin karanlığına Martılar aşkın şarkısına tanıklık ediyor Sen İstanbul, ah İstanbul; Saclarının rengine vurulmuş delice Gözlerin ışığına yanmış mavisi Ah İstanbul, Vazgeçmek mümkün mü senden Sana yanmış bu yürek Ah İstanbul; Aşklar diyarı, İs’i kara, Tan’ı aydınlık, Bul’u ara Ah İstanbul... Can İstanbul Mavisiyle gül İstanbul; Gazeteci-Yazar Halise Tekbaş İstanbul |