YAPRAK GİBİBahtıma esen rüzgâr fırtınaya dönüştü Kavruldum aman vermez dikenli yollarında Baharları beklerken payıma hazan düştü Savruldum yaprak gibi zulmetin kollarında. Bağ oldum bağban oldum soldu bütün güllerim Kırıldı tuttuğum dal bomboş kaldı ellerim Söylemekten yoruldum, bitap düştü dillerim Savruldum yaprak gibi zulmetin kollarında. Düşünceler, kaygılar mekik dokur serimde Kurdeşenler dökerken yaralı yüreğimde Taş olsaydı erirdi yemin olsun yerim de Savruldum yaprak gibi zulmetin kollarında. Yerlere yeksan ruhum, verimsiz toprak gibi Yaşam denen deryada boyladım her gün dibi Çektiğim acıların vardı çok müsebbibi Savruldum yaprak gibi zulmetin kollarında. Binbir çiçekte arı, petekte eşsiz baldım Bir yudum mutluluğa binlerce kapı çaldım Elim kolum bağlandı öylece kalakaldım Savruldum yaprak gibi zulmettin kollarında. Yıllar yılı katlandım türlü eziyetine Serildim ayaklara daim çul niyetine Söz var mıdır acaba,Sevim ’in diiyetine Savruldum yaprak gibi zulmetin kollarında. Sevim GÜLER |