1)
Her şey iki nokta arasında; ama hiçbir şey doğru değil

ölüm değil sonsuzlık
ne varlık ne yokluk

2)
Bölündü gerçek, toprak, hava, su, ateş; yıkıldı gerçek, toprak, hava, su, ateş;
çürüdü gerçek, toprak, hava, su, ateş; utandı gerçek, para, para, para, para;
“her şey ölümündür”

ölüm değil sonsuzlık
ne varsıllık ne yoksulluk

3)
Para, tanrıyla yarışırmış derler; ne para tanırım ne tanrı; elimde bir ölüm kaldı

ölüm değil sonsuzlık
ne yanlışlık ne doğruluk

4)
Aslında yüreğim çoğul, bedenim yalnızlıktan kahrolur, bir yerlerde yalnız söndüm,
sen anladın mı ki yalnızlığım anlasın, bırak, oynama, aşk içimde kanasın
ve ölüm kulak ardı cigara

ölüm değil sonsuzlık
ne azlık ne çokluk

5)
Aşkı kuduz bir köpek gibi saldılar benliğimize; ölmek istiyorum, üzülürsün diye korkuyorum;
gülmek kaf dağının ardında, ağlamak korkutuyor, sanki ölüm

ölüm değil sonsuzlık
ne durgunluk ne coşkunluk

6)
Tanrı yakacakmış sonsuza dek inanmadığım için ona, yakıt olacakmış bedenim suçuma,
ölümden sonra; ey tanrı, bu ne acımasızlıktır, yakışır mı tanrıya!

ölüm değil sonsuzlık
ne suçluluk ne suçsuzluk

7)
Onu bil bana inan dedi, bilgi inancı yendi ve tanrı intihar etti

ölüm değil sonsuzlık
ne inanç ne inançsızlık
8)
Bit pazarının nurları, içimi kanlı-kızıl bir yağmur sardı, teknoloji yoktu; ama mutluluk vardı
ve ölüm mutluluğun ardılı

ölüm değil sonsuzlık
ne mutluluk ne mutsuzluk

9)
Ölüm sızıyor yeryüzünün penceresinden; ölüm, sen ağlamak bilmez misin? midem bulanıyor,
kusmak istiyorum, gökyüzünün anahtarı kimde? Kim tutsak etti sonsuzluğu?
ayaklarımdan yukarı üşümeler koşuyor

ölüm değil sonsuzlık
ne sıcaklık ne soğukluk

10)
Düşman yanıbaşımızda, içimizde, gözbebeğimizde; içim kavruluyor, bütün dillerim ağlıyor
ve durmaksızın ölüm çoğalıyor

ölüm değil sonsuzlık
ne huzur ne huzursuzluk

11)
Düşle, yalnızca düşle, yağmur niyetine, sol yanımda inme, sol gözüm seğiriyor,
sol elim kelepçeli, sol ayağımda pranga; düşlerim, duygularım kızıla yazdı,
yeryüzünün en yalnız kahramanı, barış, gelecek şafakta, ölüm kapıda

ölüm değil sonsuzlık
ne düş ne gerçeklik

12)
İki nokta iki saçma, bir arpa boyu yaşam sıkışmış arasına, hiçlik ve heplik aşkına
ve kara cüppeli ölüm, beyaz düş... işte!.. annem oracıkta

ölüm değil sonsuzlık
ne heplik ne hiçlik

13)
İstemedim, geldim; altım üstüm bir tutam et;
yaşam yaşlandı da ölüm hep genç kaldı, kimliği belirsiz bir cinayet

ölüm değil sonsuzlık
ne sağlık ne sayrılık

14)
Söz uçtu ve o gün utandı kimliğinden, uçuran insandı, ölümün arkasına saklandı,
uygarlık çoğaldı da ben azaldım, sağanak şiirler döktüm ölümün üstüne, ne şiir kaldı ne ölüm

ölüm değil sonsuzlık
ne ses ne sessizlik

15)
Tat, acıdan gelmedir, her şeyin tersi kendidir, kim ilkti ki diğeri son olsun, her şeyin sonu ölüm

ölüm değil sonsuzlık
ne hafiflik ne ağırlık

16)
Siyah donlu sevdalardı ve yasak topraklarda yitirdik, ateşin yaktığı tütündü, dumandı, acıydı, hazdı, yalazdı, yalan kadar sarı, ölüm kadar yalnızdı

ölüm değil sonsuzlık
ne soğukluk ne sıcaklık

17)
Her şey dünde kaldı, bir umut yarına; yarın daha doğmadı; ama dün öldü, en son öldüğümde ilkbahardı, ölüm daha çocuk kadardı

ölüm değil sonsuzlık
ne eskilik ne yenilik

18)
Geçmiş önümde duvar, gelecek annemin ağlayan sütü;
herşey eytişimle yıkanıyor, ölümle yitiriyor anlamını;
hiç dünde yaşamadım, yaşarken hep bugündü;
hep yarına yattım, kalktığında hep bugündü

ölüm değil sonsuzlık
ne anlam ne anlamsızlık

19)
Ne akbabaya acıyalım ne güvercini uçuralım; sevgi, nerdesin sevgi; ölüm denli eski

ölüm değil sonsuzlık
ne sevgi ne sevgisizlik

20)
Ey doğa, ister bağışla ister yargıla, geleceğim kucağındır, ölüm sana kavuşmaktır;
bütün yaşamlar ölümlüdür, bütün ölümler ölümsüz;

ölüm değil sonsuzlık
öncesizlik, şimdisizlik, sonrasızlık

Adnan Acar