ÇAĞRIŞIM
ÇAĞRIŞIM
Pırıl pırıl bir gece, Kapkara gökyüzünde tek tek, tane tane noktalar... Yürüyorum. Bir adım, bin adım oluveriyor, Karşıma çıkıveriyor hatıralar, Saklambaç oynarken çıkan yaramaz çocuklar misali, Taptaze, capcanlı, daha dün gibi, Üstünden yıllar geçmemiş gibi. Tozlu raflar arasındaki kitaplar gibi Bir bir çıkıveriyor Sisli hatıralar. Eskiden okunmuş bir kitap arasında Ayraç olan, unutulan kâğıt para gibi. Harcanmaya ihtiyaç duyulmayan ya da lâzım olur diye ayrılıp öylece duran, Vakti geçmiş, Miâdı dolmuş, Tedâvülden kalkmış para gibi. Koleksiyoner olsam ben de sevinirdim. Dokunmaya kıyamazdım belki de. Önemli bir şeyi ararken Koyduğumuz yeri unutup da Başka bir şeyi, aramadan bulmak gibi. Bir adım atıyorum, bin adım geri gidiyorum sanki. Oysaki yıkanıp yunup katlanmıştı Her şeye katlanan. Ne de kolay eskimiş, Ne ara yamalı bohçaya dönmüş! Oysaki kurutulan güller vardı, Eski defterleri açınca gül kokacaktı. Güller solmuş, yapraklar donup kalmış. Oysaki bohçaya sarmış, Gün yüzü görmemiş kelimeler sarmalamıştım. Kelimeleri naftalin sarmış. Oysaki bir "ad"ım saklanmıştı. Bin adımlık mesafe bir adım olacaktı. Bir adım nasıl da kararmış. Sahi, gece mi senden aldı karanlığını, Sen mi geceden çaldın kalbinin rengini? Hamiyet Su Kopartan ✍ 04.04.2022 |
Kapkara gökyüzünde tek tek, tane tane noktalar...
Yürüyorum.
Bir adım, bin adım oluveriyor,
Karşıma çıkıveriyor hatıralar,
Saklambaç oynarken çıkan yaramaz çocuklar misali,
Taptaze, capcanlı, daha dün gibi,
Üstünden yıllar geçmemiş gibi.
Tebrik ederim
Yüreğine kalemine emeğine sağlık