HAVAYA DÜŞEN GÖLGE
HAVAYA DÜŞEN GÖLGE
Bu sene de geç gelecek kırlangıcın gitme vakti, Eylülde ki bulutların gölgesi havaya düşer. Leyl’in karanlıklarında hep feveran etme vakti, Sevda yolun ışıtması yine şavk-ı aya düşer. Kırlangıcın göç etmesi hangi derdi bitirir ki, Sefasını rüzgâr sürer cefası yuvaya düşer. Gelincikler dökülüyor har vurdu sevgi bağını, Zirvesine tutunurken sel aldı Toros dağını, Tam hedefe kilitlerken bakışların odağını, Ok yönünü şaşırınca kabahati yaya düşer. Gelincikler kurusa da güzelliği kaybolmaz ki, Çiçeğini toprak alır kokusu havaya düşer, Her seferde sona gider umudun üst sırasından, Yine yaban isim çıkar tek kişilik kurasından, Kurtulmaya çalışsa da serapların arasından, Mecnun çöllere alışır ağlamak Leylaya düşer. Umudun üst sıraları gariplere gelmiyor ki, Firak’ın kalem kırması çözümsüz davaya düşer. Uyku tutmayan geceler hafakanlarla barışır, Ağustos’un yangınları Karakışlara karışır, Çözülmeyen muammalar hep birbiriyle yarışır, Aşk’ın at’ı tez yorulur menzil garip taya düşer. Hafakanlar uykulara bir gün huzur vermiyor ki, Gecenin insafsız yüzü sanmam ki devaya düşer. Acımadan dondurursa yüreğe düşen Zemheri, Tükenmişlik en öndeyse ne kalır ki zaten geri, Çaresizce bekliyorken kaybolursa kavil yeri, Ervani’de tüm umutlar yavaş yavaş suya düşer. Zemheriye düşen ayaz Ağustos’u üşütmez ki, Bulutların gözyaşları dipsiz bir kovaya düşer. İhsan ŞOLA(Ervani) Bulutun gölgesini havada yakalamışım. |
Yüreğine sağlık usta
_______________________________Selamlar