GEL GÖR Kİ BİLEMEZLER RABBİME KOŞTUĞUMU...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Düşlerim nem kokar oysaki yaşın yoktur kokusu: olsa olsa korkusu sensizliğin artık hangi düş’ e meyyalse yürek zifiri karanlığa teslimiyeti yüreğimin: pembe panjurları yok gök kubbenin sadece benlik bir seyir içimdeki sözcüklerin reçetesi. Doz aşımıdır benim sevdam Dilaltı yalnızlığıma iyi gelense, saatimi kurduğum Sabahın soluğunu yarım yamalak duyduğum Öyle ya: geceleri yaşarım ben Aşabildiğim bentler Bazen şaşkınlıkla yine yeniden kendime rastlarım Bir içimlik addedilir benim şiirlerim Ah, kör olsun ki gözlerim: Onlar benden birer parça Anaç yüreğimde saklı şadırvan İçine saklandığım kozam Bilsin de tüm dünya bilmeli de: Şiirlerdir benim hayattaki son kozum Elemine ettiğim dünüm Göğün şapkası çıkardığım İçinde saklıdır benim tanrısal dokunuşlarım Gel gör ki; aciz bir kulum ben Anbean Rabbine yürüyen Ölümdür dilemması ömrün Bir de sözcüklerim şerit değiştiren Ana yolda yürürüm: Bastonum sevgi… Zaman zaman saparım tali yollara Aymazlığı yalnızlığın Tabanları yanar kalemimin Dile kolay asla kendime rast gelmediğim Her köşe başı Her yokuşun da olsa keşke çıkışı Çıkmaz sokaklarda saklıdır benim bir araya gelmeyen O iki yakam Belki de bu yüzdendir İstanbul benim ruh ikizim. Bir yakadan sekerim diğerine Oysaki düştüğüm devasa bir çukur Kanat açarım yine diktiğim şiirlerle Yaka paça koyarlar beni kodese Ne de olsa kendi ellerimle öldürdüğüm yazgım Yanık koksa ne ki yazdıklarımın ucu? Neye yarar ki yazdıklarım? Gel gör ki bilemezler Mevla’ma koştuğumu Bir şiirden fazlasıdır yangından kurtardığım Elbet dik başlı kalemim Nameler sökün eder Hüznüme sirayet eden dokusu sessizliğin Bilemezler de kulağıma gelen seslerin rücu ettiği Ruhumu… Üçgendir bazen ruhum Bazen eş kenarlı üçgen Bazen yamuk yaparlar Bense kaskatı kesildiğim kadar Uzatırım sahip olduğum tek doğruyu: İmla hatası değilim ben İmar affında yasaklanmış bir bina hiç değil İhbar ettiğimdir İçimde saklı cennet Sivri değildir dilim Sevecen olmayı bir ömür sevdiğim Gel gör ki üstüme çullanır gölgeler Marifet bildikleridir İki yakamdan çekiştirdikleri. Minvalim hep aynı Mealimse zaman zaman farklı Üç yasam vardır benim bir o kadar çoğul yasım Yaşım ne ki yaşaran gözlerimin yanında? Seyrüseferidir bilinmezin Saklandığım kadar da aklandığım Elbet teselli bulduğum Rabbin tecellisi. Kanıksadığım: sevgi ve inanç boylamı Büyüyen gözlerim nasıl ki umuda baş koyan Benden bilirler de başlarına geleni Oysaki bir sıfatım dahi yoktur benim Sır olan neyse ifa etmedim mi şiirlerimde? Zanlardır uçuşan Bense kuş gibi çırpınan Masum kaldığım kadar mazlum olsam da Asla dokunmasalar ya yarama Yasadıkları ne çok kinaye Yaşadığımsa alnımın akıyla Baş koyduğum adeta bir manzume Münazara ettiğimdir ulu Rabbim Sessizliği ile koruyan kollayan beni Tek damla yaşım dahi heba olmadı hem Baş koyduğum yolda saklıdır hüviyetim Allah rızası için yaşayıp yazdığım nasıl ki belli Asla da beylik değildir varlığım Benden bana uzanan bir yol nasıl ki kaygan Lakin ayakta kalmayı da bildim bileli Şerh düşülesi bir şiirden öte Sözcüklerimde saklıdır asaletim Sessizliğime mazeretimse şiirlerimi sunduğum Şu vaveyla ki kayıp gideceğim bir gün bir yıldız gibi Kuyruğuma takılı kalemimi de gömsünler benimle Sancılandığım dünyadan çok öte içimde ne ise saklı Sarmalında sevginin bir ömür böyle mutlu olmamıştım Tanıştığım o ilk gün kalemimle Kalender meşrebiyim sözcüklerin Bazen kalem-kakan mizacım Kaybolduğum eksen ne ki kardığım sevgiyi Mademki koruyup kollayan Yaratan O halde yola devam Nakaratım ise engin ruhum Nazenin yüreğimde saklı tuttuğum o derinlik gibi Gözlediğim ve özlediğim Tutuşan bir ateş ki Beni taşıyan en ulvi Makama sevginin meali Nasıl ki Rabbimde gizli Ve şiirlerimdir izini sürdüğüm sonsuzluğun hicreti |
çok güzeldi Allah aşkı,sevgi ve özlem vardı,
akıcı ve anlamlıydı,kutluyorum Üstadem,
Dua ve selamlarımla.