UÇURUMkaç defa düşülüp, kaç defa kalkılır, ama ölmez, ölmez otu, yemiştim, ya da öyle sanıyorum, ya da bir sanıdan, diğerine hoplarken, düş’ü düşlemek, gülüşün gözüne yaş, yaşın kulağına, küpe, takmak, takıştırmak, alışın verişiydi, bu alış veriş, uçurtmaları göğe, kuyruğa, kuyruk takmaktı, uçurumları, yad’a bırakmaktı, ya da bir sanıyı, el bebek, gül bebek, yemyeşil bir fidede, göz yaşlarına teslim etmekti, uçurum da kaldı, bir eli yüreğimde, bir eli uzağın yakınında, yağmurlu bir yaş’da, uçtu uçtu… Sibel Karagöz #sibelkaragözşiirleri #sibel_karagoz |