TOHUM
TOHUM
Yusuf Yılmaz Cemre zamanı geliyor: Bir kuş gagasından Bir tohum düşürüyor rüzgarın önüne. Rastlıyor bir taşın çatlağına. Bir de bakmışsın ki Yeni bir filiz Peyda olmuş Akşamdan sabaha. Sevinin ağaçlar! İşte geliyor karşımdan Selam veriyor bir kadim dost, Bir tebessüm, Hoş beş, tatlı bir dil… Sevgi dediğimiz şey Nasıl da belli ediyor kendini. Bu başka bir cemre değil mi? Sevgidir aynı zamanda Bir tohumdan yeşerip Düşerek yüreklerin üstüne Bayram etmez mi? Gönlümüzde! Güvercinin biri bir yumurta bırakır Yumurtası çatlayınca tohum gibi Yuvarlanır cayırların üstüne. Beyazın içinde beyaz Can içinde can Büyüyünce Bir zeytin dalı uzatır Karanlığın karnına. Umuda, barışa yolculuk var. Sen de katıl Geç kalma! Karıncadaki bu zahmet ne? Kocaman bembeyaz bir yük. Taşıyor sırtında Yük değil sanki İnsanlığa ders olsun diye Bir nüvenin içine yerleştirmiş Ulu Yaradan, Mantığını, tefekkürünü, yaşama ölçülerini… İpekten bir beyaz kaba sarmış Koşuyor menzile Karınca kadar olamadık! Anne karnı Beyaz bir tohum gibi Sarmış kundaktaki bebeği, Cemre gibi bırakmış Hayatın kucağına, Aydınlık yarınlara koşmak için, |
Emeğine yüreğine sağlık
________________________________Selamlar saygılar