Yumuşaktı Kalplerimiz
Eskiden de böyleydik biz; bir bardak demli çayla ısınırdı yüreğimiz.
Mehmet emminin kahvesinde toplanır, Odun ateşinde sohbet eder, Askerlik anılarımızla geçerdi vaktimiz. Ajans dinlerdi büyüklerimiz. Nasreddin hoca söze girer; Çaylar tazelenirdi habersiz. Henüz akıllı telefonlar yoktu, Tavuğumuzun ayağına diken batması, İneğimizin sütten kesilmesiydi tek derdimiz. Eskiden de böyleydik biz; Komşu köyden duyulurdu sesimiz. Tilki dadansa köyümüze; yumurtasız kalmazdı evimiz. Televizyon yoktu, internet yoktu, Hacivat vardı, Karagöz vardı, Arkası yarınlardı neşemiz. Eskiden de böyleydik biz; Rençberdi çoğumuz, Mutluydu çoluk çocuğumuz. Kedimiz damdan düşse Yardıma koşardık hepimiz. Eskiden de böyleydik biz; Yumuşaktı kalplerimiz. Rüyalarımız daha uzun Her derde devaydı türkülerimiz. Eskiden de böyleydik biz; Tertemizdi ekmeğimiz. Taşın suyunu sıkar, Birbirimize hal hatır sorar, Hiç eksilmezdi sevgimiz. Ufuk Akalın Sevgi ve Saygılarımla |