Aşkın menşei
Aşk direksiz tutar yer ve gökleri
Kapını çalınca mecbur açarsın İpotek edince girdiği yeri; Neler yaptığını ancak anlarsın Çarpınca sallanmaz ayağın kolun Ansızın küt diye sarsılır solun Aşkın menşeine varınca yolun; Nasıl yaktığını ancak anlarsın O büyür gönlünde küçülür dünya Anlarsın nasılmış ne ımış hülya Sarayı terk edip çöllerde yaya; Düşüp gezdiğini ancak anlarsın Aklın fikrin ruhun ona kalınca Her şeyinle seni esir alınca Ateşi bağrına düşüp yanınca; Kanad taktığını ancak anlarsın Raptu zapt oldun mu ilahi aşka O aşkın lezzeti kuvveti başka Hallac` mansur gibi erersen hakka; Kimi sevdiğini ancak anlarsın Mustafaoglu ilyas Okuyup yorum ve eleştiri yazan tüm dost ve forumdaşlara, saygılarımı bırakıyorum Dost yüreklerden inciler -------------- Gönlü yaralanmış bir bülbül gibi Gülden geri kalmış bir sümbül gibi Istırap ve çile bir ödül gibi Naçar kaldığını ancak anlarsın..........Behlüll ... Düşünce ateşten derin kuyuya Gözler hasret kalır artık uykuya Kalbini ram eder Hayy ile Hû’ya Teslîm olduğunu ancak anlarsın..................Nurgül KAYNAR YÜCE ............... Bir gül hediye ďüştü göğsüme Kokusu cok hos lakin Bilmem ki dayanabilecek miyim Hz. Eyüp gibi dikeni batarken tenime? Ey viran ömrümün lehcesi Okuyabildin mi? Nedir nasıldır bu gönlün harekesi? Ey emanetin asıl sahibi! Kahrından sığinsam merhametine Kudret verir misin dayanabilecek miyim dikenine?...........halil ---------------- Aşk davetsiz bir misafirdir Ansızın gelir çalar kapını Aklın firardadır artık mantığında kayıp Ya mutlu olursun yada kayıp ...................Minos |
Gönlü yaralanmış bir bülbül gibi
Gülden geri kalmış bir sümbül gibi
Istırap ve çile bir ödül gibi
Naçar kaldığını ancak anlarsın.