MEZAR TAŞI YAZITLARI-1-" ben de onlarla güneşe giden köprüden geçtim! ben de içtim toprak çanaklarında güneşi ben de söyledim o türküyü” -Nazım HİKMET RAN- -şimdi ortalık kış kıyamet tutuklu hücresi kadar soğuk odalar hacının tespihinden uzun geceler bir çingeneye soğuk ellerinde fal açtırmak niçin? ….. karanlık ve kar şarkı söylüyor içimde yıkıntılarım arasında ne cadden kalmış ne durağın bir titrek ses kalmış o veda sahnesinden zamansız anı durduran bir de saat ıssız kayalarımın üzerinde beni bekler. .... - sen ruhumun ilticacı yolcusu al biriktir benden kıydıkça onardığın yüreğine. ne çok efkar sığarmış meğer mazide gizlenecek hasretim kuş ıslıkları kadar büyük sözü sekmez deniz üstünden irili ufaklı taşlarla ….. pus kalmış gözlerinin laciverdine kızıl desenli elbisesiyle aşk… kurak mevsimlerin şiirlerle yürek kıpırtılarının,sevincini görmemiş ….. -ey fani….diye yazılmış mermer kalıtlara, bu gidişin dönüşü yok bir de gidişinden eksildiğim , serçe yüreğin- 8/Temmuz/2008 Dilruba Nuray ERENLER |
tutuklu hücresi kadar soğuk odalar
hacının tespihinden uzun geceler
bir çingeneye soğuk ellerinde fal açtırmak niçin?
Yaşatılan ikircikli yaşama vurgu yapmak ister gibi. biçilen rol için de güdülmek yerine şiirde güdülenmeyi seçerek dışa vuruluyor gizli isyanlar...şiir bir bütün olarak düşünüldüğünde, imgelerini doğadan, coğrafyadan alan , bize doğanın bir parçası, dolayısıyla ‘canlı’ (insan) olduğumuzu da anımsatarak insanlığımıza sesleniyor en insan yanından bakarak yaşama
" ey fani….diye yazılmış mermer kalıtlara,
bu gidişin dönüşü yok bir de gidişinden eksildiğim , serçe yüreğin-"
Kendi açlığımızın, yoksulluğumuzun, acılarımızın sorumlularını sahiplenerek gidiyoruz
biri eksik diye fark eden olmuyor...
Biri eksik
Biri eksildi, eksildik.....
Tebrik ederim kaleminizi son günlerde okudugum en güzel şiirlerden biriydi
ırmaklar gibi çogalıp denizleri besleyecegimiz günlerin umuduna
dostlukla selamlar.....