medd-i cezir yangınlarım// . . . bir yanda, bir yanda tutuşuyorken vuslat-ı sevdam diğer yanda cayır cayır yanıyor insanlığım a dostlar yanıyor denizlerim, ormanlarım yanıyor sırdaş, yoldaş, insan sandıklarım söylesin şimdi biri bana bu nasıl bir yanmaktır… düşlerimi yatırıyorum kokunu yıkadığım küllerime.. sıkılırken ruhum kelebeksiz vadiliğinde bir kaç satır da sıkıyorum dağlara, duymayanlara, duyamayanlara ardından adını bilmediğim bir yıldıza daha av, avcı oluyor nüshasız kimliğim, kimsesizliğim.. inanın gece mi şahane yalnızlık mı bahane çözemiyorum ki çözene kadar ben yine şişeleniyor zaten genzimdeki mahzen açlığım.. kadehlerin, şişelerin dibini resmettikçe beynimdeki kıyametlere azalıyor azar azar yer çekimi suretimde sonra mı sonra öyle bir sen, öyle bir aşk çekiyor ki ruhum hiç mi hiç sorma “ooofff ki ne offf".. "yak bi cigara” daha diyor ciğerimin s/en köşesi, efkarımın yalnız s/en bahanesi.. ne diyordum ha evet bence yalnızlık kesinlikle bahane o içimdeki çokluğun var ya hani, hani bulutlar dolusu, yağmurlar durusu inan ki çok, çok daha şahane.. ne zaman ben geceye her telden, her dil, dinden biraz gelmişinden, çokça da geçememişinden küfür, püfür savursam da inan vurur, vurur gece beni avazlarım, ayazlarımdan vurur acımasızca bakışlarımın asılı kaldığı efsun-i gözlerinden sevgili.. gözlerin ki gecenin her kuytusunda tenhasına demir attığım ve asla uyanmak istemediğim tek hüzünlü limandır ve seyir defteri olmayan, olamayan tek seyr-ü sefergahımdır... / ahh sevgili uzat gözlerini bir damla gözyaşı daha içeyim ömrümden geceden geçtim gün, güneş bile utanarak doğuyorken insanlığın eline gök saramıyorsa kuşağını dünyanın beline yağmurlar sus, insanlık ardı sıra pus olmuşken uyumak kimdir, kimlerdendir uyumak benim neyime... düşüşlerimi yatırıyorum kokunu yıkadığım küllerime.. sıkılırken ruhum kelebeksiz vadiliğinde bir kaç satır da sıkıyorum dağlara, duymayanlara, duyamayanlara ardından adını henüz bilmediğim bir masumiyete daha avcı oluyor hayat görmezden gelemezliğimde.. inanın yaşamak mı şahane ölmek mi bahane çözemiyorum ki çözene kadar yine öfkeleniyor genzimdeki vefakar açlığım. masum canlara sarılı ağıtların dilini resmettikçe beynimdeki kıyametlere insanlığım bir o kadar daha azalıyor sonra mı sonra öyle bir isyan çekiyor ki ruhum “ooofff ki ne off” . “yak bi cigara” daha diyor ciğerimin ta en köşesi, vicdanımın asıl sesi.. ne diyordum bence ölmek kesinlikle bahane. aynı teneffüste, aynı nefesi alıp kardeşçe, özgür yaşamanın çokluğu var ya.. ahh..inan ki çok ama çok daha şahane.. ben haksızlığa her telden, her dil, dinden biraz gelmişinden, çokça da geçememişinden küfür, püfür savursam da inan vurur, vurur gece beni avazlarım, ayazlarımdan vurur acımasızca insanlık bir o kadar daha beni kalemimden. vurulur gece, gündüz, ay, yıldız özgürlüğümün asılı kaldığı sözlerimden. sözlerim ki, insanca yaşamanın her nefes alışına demir attığım ve her nefes alışımda bir o kadar daha da dibe battığım tek hüzünlü limandır ve seyir defteri olmayan, olamayan tek seyr-ü sefergahımdır... / ben her gece dualarıma bir teselli daha, bir servi daha dikiyorum ki ben gökyüzündeki bulutları sırasız içtima edip kara toprağımın al sürmeli kırışmış tenine yağmur sağıyorum ağlamayın analar.. ki ben, boynunu bükmüş gelincikleri adınıza hem alından hem de alnından defalarca öpüyorum… . . . // İlhanaşıcıocakikibinyirmiiki /italik ] |
yanda,
bir yanda
tutuşuyorken
vuslat-ı sevdam
diğer yanda cayır cayır
yanıyor insanlığım a dostlar
yanıyor denizlerim, ormanlarım
yanıyor sırdaş, yoldaş, insan sandıklarım
söylesin şimdi biri bana bu nasıl bir yanmaktır…
Tebrik ederim
Yüreğine kalemine emeğine sağlık