Ben Mona Rozayı hiç görmedim.Ben, Mona Rozayı hiç görmedim. Ama, yüreğim hep buruktu. Hıçkırıktı boğazımda düğümlenen. Zambak ellerinden su içmedim hiç. Kalakalmak nedir bilmedim.... Oysa, elif parmakları ezmeliydi yüreğimi. Ak zambakları imrendiren elleri, Dokunmadı ellerime... Erguvan rengi akşamlara susayan yüreğim, Dudakları çatlayan çöl vurgunuydu. Yorgunuydu gözlerim bitmeyen hasretlerin. Güllerin rengini unuttum, Aklımda kalan yalnız beyaz ellerin Mona, Çünkü bir kere olsun gözlerine bakamadım. Ben Monayı hiç görmedim. Unutamadım o yüzden incecik narin ellerini. O da beni hatırlamaz sorsanız. Öylesine kayıtsız bakardı vaveylalara... Zerafetin öteki kanadıydı. Üveyikler, güvercinler uçardı başı üstünde. Mona Roza bir hayalin adıydı. |