Bir bilebilsem
Yüzümün gülmesi, ele karşıdır
Gözyaşlarım pınar, sil diye bilsem Sensizlikse ben de büyük yârâdır Kapanmaz yârâmı, sâr diyebilsem Bilmiyorsun bilsen, bu cân esirin Açtığın bu yârâ, derindir derin Hiç kimse alamaz, dolmaz ki yerin Sen de benim gibi, sev diyebilsem Perişan hâldeyim, dârdâyım, dârda Ya bir telefon aç, ya haber sâl da Ay’da olmasa da, sadece yıl da Hâlim, hâtırımı sor diyebilsem Yıllar geçti hâlâ, bitmez hâsretim Senle yuvâ kurmaktı tek niyetim Sensizlik mi imtihânım, diyetim Ayrılığa bir son, ver diyebilsem Nasıl geçer insan, bilmem özünden Ben kâvlim deyim sen, câydın sözünden Her ne çekti isem, senin yüzünden Ne hâllere koydun, gör diyebilsem İzin mi verirdim, çekip gitmene Râzı olamam hiç, bende bitmene Hâsretin çok âğır, geldi bedene Bu özlem’e bir son, ver diyebilsem Aşka ve sevdâyâ nedir bu ki’nin Değerini bilmedim mi ben senin Kesmedim umudu, yeminim yemin Sen beni sevdin mi? bir bilebilsem Sade bir umudum, kalsada bende Ruhsuz yâşâmâyı, gördüm sâyende Var oldukça bu cân, durdukça tende Bu cânım senin yâr, yâr diyebilsem Senden başkasına olmaz meyilim Yokluğunda âsi, sensiz deliyim İstesem de ben Mevlânâ değilim Gel; ne olursan ol gel diyebilsem |
ders ve vefa vardı,
sevda ve özlem vardı,
çok acıklı ve akıcı, anlamlıydı,kutluyorum Üstadım
Dua ve selamlarımla.