Bayramyerinde bir günEvimizin yan tarafında Geniş alana kurulurdu Bayramyeri. Pırıl pırıl ayakkabılarımı, Yepyeni elbiselerimi giyip, Topladığım bayram paramla Koşardım oraya. Daha kalabalığa karışmadan, Her tarafa yayılan Sucuk kokularını, Derin derin çekerdim İçime.. İlk adres Pembe, beyaz Pamuk helvacı Kıpkırmızı elma şeker Mis kokulu macuncu. Öndeki iki dişimi Çarpışan otolarda Kırmıştım.. Dönme dolaplarla, Havalarda uçuran Kayığın verdiği haz Bir başka olurdu.. Korku tünelindeki cadının yüzü Günlerce rüyama girerdi.. Güldüren aynalarda, Bir şişen, Bir zayıflayan vücuduma bakıp Gülmekten kırılırdım.. Atıcılıkta üstüme yoktu.. Arka arkaya vurup hedefleri, Pat pat patlatırdım mantarları. Attığım halkalarla Hakkı amcanın üç günlük Sigarasını kazanmıştım Bir ara. Çekilişte, Elli paket makarna Teklif edilince, Kalabalık arasından sıyrılarak.. Nasıl da gururla almıştım onları Hoş, taşıması da bir dert olmuştu ya.. Yerde bulduğum paraya Sevinirken, Delik cebimden de Düşürürdüm birer birer. Harçlığım bittiğinde Eve döner, Gördüklerimi yaptıklarımı Anlatırdım heyecanla. Dolu dolu yaşardım Bayramın her gününü.. Artık ne sucukların o kokusu, Ne Elmaşekerinin, Ne de Pamuk helvanın Tadı var.. Çarpışan otolar ağır ağır İsteksizce dolanıyor, Çarpışmıyor bile. Dönme dolaplar Neredeyse hiç dönmüyor, Sallanan kayık Sallandığına pişman.. Yüzlerde gerginlik Bir stres bir telaş, İnsanlar birbirine düşman. Patlayan mantarlar Islanmış sanki patlamıyor, Halkalar küçülmüş Sigarayla buluşmuyor, Koku tünelindeki cadı Korkutmaktan uzak, İnsanı Güldürüyor. Aynalardan eser yok Hepsi paramparça, Allah’ım bu nedir böyle, İnsan, düşündükçe Kahroluyor... Münir ÜSKÜDAR |
Emeğine yüreğine sağlık
_______________________________Selamlar