Selvi Boylu
Ezeller ötesinden gelip de dünyamıza;
Çevresine selamı veriyor Selvi Boylu; Gül bahçesi rengiyle girerek rüyamıza; Cennet çiçeklerini deriyor Selvi Boylu. Gülüşü çığrıştırır Bülbülün figanını; Pervanenin ateşte döndürür devranını; Gönül sultanlarına yazarak fermanını; İffet sofralarını seriyor Selvi Boylu. Tek başına savaştı, kul hakkını sorarak; Mazlumu esirgeyip, zalimlere vurarak; Hoyrat esen yellere dağlar gibi durarak; Siper edip göğsünü geriyor Selvi Boylu. Ömrünün her anına ihlasını katıp da; Haktan gelen şerbeti halk elinde satıp da; Nefis ile şeytanı ardı sıra atıp da; En yüce makamlara eriyor Selvi Boylu. Çilelerin dertlerin hepsin almış götürü ; Yoluna davet etmiş islah etmiş her türü; Nerde yaralı varsa yaradandan ötürü; Bakıyor, sarmalıyor sarıyor Selvi boylu. Nihal gibi incecik, hilal olan kaşıyla; Zülüflerin altında saklı kalmış başıyla; Taze fidan misali bu gencecik yaşıyla; Bilmem yirmi beşe mi giriyor Selvi Boylu. Osman Bölükbaşı Dara |