Acılarımın IşığıBulmak için gönlümdeki ışığı, Sinalar’ı aştım, Everestler’den taştım ben. Bağrım çıplak, yalın ayak dolaştım, Buzdan yokuşları, közden kışları. Şu dünya labirentinin Bendim en sönük aşığı. Geceleri, o geç saatlerde Damlalar damlara düşerken delice Fırtına dilinde ıslık, Islak kirpiklerde oluk olup Deli deli ağladım. Göklerde yankılandı nice Koyu katran intizârım. Yıllarca kalp kapılarının tokmağına, Kara, kapkara tüller bağladım. Yüreğimde soldu tonlarca sevda, Tonlarca sevda kaldı yarım. Hüznümden büzüldü kardelenler Kum gibi savruldum çöllerde Adım çılgına çıktı dillerde. Kardan adama dönmüştüm adeta Dipsiz, acı göllerde. Kaç yanardağ eder efkârım?!. Altın kanatlı zarif kelebeğim, Teşrif ettin de cemre gibi Tülden ince gönlüme, Bahara erdi nihayet duygularım. Ben senim şimdi, gül sen; Ben şenim şimdi, bülbül şen. Sensin son kararım… ***** (21/05/2001 tarihli Suluova’nın Sesi Gazetesinde “Özlenen Bahar” ismiyle yayınlanmıştır; yıl:41; sayı:4208) ***** (İlk yazılış tarihi: 1996) (İlk düzenleme tarihi: 08/05/2001) (Son tashih zamanı: 25/12/2021, 19:12; Şeker Toki-2, Kocasinan, Kayseri) |