Kırk Yıllık AşkŞiirin hikayesini görmek için tıklayın çok eski unutulmayan aşk
Ey gözlerinde gonca güller gördüğüm güzel
Nere kayboldun gittin senelerdir beklerim Gözlerimin önünden gelip geçiyor ezel Hani tez dönecektin kırk senedir beklerim Ümidim hala vardır gelecek geldi diye Gelmedi mi kırk yıldır gönderdiğim hediye Sayende düştüm işte çok derin bir vadiye Elimden tutar diye senelerdir beklerim Kırk senelik hasret var bilmem farkında mısın Hani söz vermiştik ya şimdi hatırlar mısın Ben o sözdeyim hala sende ardında mısın Sözünde durur diye senelerdir beklerim Yaş on yedi on sekiz ikimizde toy idik Taş mektep bahçesinde gezen iki tay idik Kimselerde bilmezdi sırda açmadık gedik İsmin gizli gönülde senelerdir beklerim Gözlerinde gözlerim ellerinde ellerim Anları yad etmekle geçmiştir hayallerim Başka yerlerde değil kalbin olsun makberim Ahirette yanımda olur diye beklerim Bu aşkın tarifini kim yapar bilmiyorum Allah’ın korkusu var artık gel demiyorum Aşkını gönlümdeki mezara gömüyorum Taşında aşk yazan o mezarda bekliyorum |
Allah korkusundan
aşkını gönlünde mezara gömmek
ancak içinde kırk yıldır fırtınalar koparak
hep beklemek...
Ahirette kavuşmayı dilemek.
'GeIecekse bekIenen, bekIemek güzeIdir.
ÖzIeyecekse özIenen, özIemek güzeIdir.
Ve sevecekse seviIen, o hayat her şeye bedeIdir.' der Özdemir Asaf.
Yaşanmadan bilinemeyecek duygularla bezenmiş bir şiirdi.
Tebrik ediyorum.
Esen kalın.