SEVDA DENİZİ
bıçak kemiğe dayanmış
hazin bir hayat öyküsü ne yazık ki bu son anmış boşa çıkan bir nefes döngüsü firarım yasaklara boyanmış cehennem tükürüp üstüne hangi yangın ebeden varmış gri dumanlar çekerek göğsüne şafak vakti aciz kul uyanmış hüdadan haber var ötede ibadete mecali kalmamış cennetler paslanmış önünde bilirim güzel anlar varmış ikrarı tasdik edilmiş göklerde ölüyü diriltmek de sevapmış döndürmek yalan dünya içine tez vakte ayrılık kararı alınmış dönüp ardına bakmadan gitmede yıksam da dünyaları bu son anmış ağlamaklı gözlerle gülümseme hızlıca yürüdüğüm o son yolmuş planlar kalmış geride ayaklarım delinmiş patlamış sessiz bir sonmuş benimki de bu kul da böyle sınanmış hiçbir şey kalmamış geride acılar gitgide katlanmış erişmek namümkün nefesine kıvılcımların göğsümde harlanmış bir sahte yangınmış yüreğimde ateş var ateşle yıkanmış aşk derler buna sevda denizinde.. |