İSTANBUL
İSTANBUL
Hani altın olan taşın toprağın Şişti kapak atan dolu İstanbul Kızıl imiş yere düşen yaprağın Öyle bilip batan dolu İstanbul Üstünlük sandılar gazino barı Parayla bozmuşlar, çok itibarı Kapkara balçıktı gurbet diyarı Endişeyle yatan dolu İstanbul Bahtı bi an kara günü ağ eder İlaç verip, hasta canı sağ eder Kimi hain, sinek ezer yağ eder Ejderhayı, yutan dolu İstanbul Kaderine boyun eğdi hastalar Bi tanıdık, sima ister dost arar Kimsesiz öleni devlet postalar Diyar yolu tutan dolu İstanbul Bellimi, kim ölü kim nere yattı Kaç ülke yıkılı, kaç devlet battı Bu kırık tohumu, rüzgâr mı atı Bir ot gibi, biten dolu İstanbul Robot gibi, kafa bulan uyuşan Bu gidişin, neyi ündü neyi şan Kafese kondu mu, irsi değişen Kumru gibi öten dolu İstanbul Şair Şerifoğlu’m bu nası dertti Hak bilen ezildi, mal canlı arttı Doğru işe, eğri diyen namertti Süte suyu, katan dolu İstanbul Ali Eliş |
Hak bilen ezildi, mal canlı arttı
Doğru işe, eğri diyen namertti
Süte suyu, katan dolu İstanbul
Emeğinize gönül sesinize sağlık usta anlamlı bir şiir okudum
Tebrik ederim selamlarımla saygılar