GECİKMİŞ Mİ/L/AD
"Haydi Abbas, vakit tamam"
kapatıyorum artık gönül dükkanını! Çoook uzun çabalarım la günlerim aylarım, büyük bir sabır la umutlarım la, mutluluğa dair siftahsız tükettiğim yıllarım bir tek bir tek size bir tek size yanarım, bir de sadece senden özür diliyorum per perişan ettiğim masum yüreğim, ille de dayanılmaz ağrılara mahkum ettiğim beynim, bu güne değin, ahmakça sımsıkı sarıldığım etik değerlerim! Bundan gayrı yok artık üç kuruşa beş köfte! Sevilmeden sevmek mi; Tövbe! Tövbe! Tövbe! SİZLER; Bu şiirin özneleri, devrimsel değişimim’in hoyrat mimarları ne o anlamadınız mı? Dinleyin öyleyse, bana yanıtınızı suskunluk tavrınızı anlatayım: 《Yaşlısın! sende ömür, treni kaçmış akşam, paşam! Ama sen yine de sev bizi, tatmin et sevilme eğomuzu! İyisin, hoşsun çok iyi adam, lakin cebi boş’sun! Çok ca da şair bir de endemik erdemlere dair dopdolusun! Bunlar bizi doyurmaz ki, iyi huy dediğin de ne? Fiat etiketi takılmaz, son model cadillac’a binmiş gibi asfalt yakılmaz, sahiller de hava atılmaz ki? Göreceli kavramlar da olsa, -üfff ne yakışıklı- dediklerimiz dururken bizler için -mücevher- diye alıp ta vitrine konulmazsın ki?》 Kİ! Kİ! Kİ... 20:EYLÜL:2021 Ahmet Karbeş |
Yüreğine emeğine sağlık
_______________________________Selamlar