Maziyi benden dinle birde ben anlatayım
Aslımız yörük bizim göç yolda düzülürdü
Öleni yad edeyim sağı hatırlatayım
Ahde vefa dostluğun altı hep çizilirdi

Öğretmeni köylüydü onu herkes severdi
Vatanımız kutsaldı Türklük büyük değerdi
Fakiri zengini de siyah önlük giyerdi
Gün yanığı çocuklar okula yazılırdı

Askerlik tam yapılır herkesin alnı aktı
Namusa ilişilmez ora çıkmaz sokaktı
En büyük haramilik gece kiraz çalmaktı
Kabahat affedilir yalana kızılırdı

Kızlar pek çabuk büyür oğlanlar ığranmazdı
Saçları örgülüydü öyle sık taranmazdı
Gelinlikse kızlarda çok kusur aranmazdı
Boyuna bir bakılır şöyle bir süzülürdü

Dibeklerde dövülür keşkekler dökülürdü
Güveyinin damına al bayrak dikilirdi
Akşama düğün biter el ayak çekilirdi
Küçük kız kadın olur büyüğü üzülürdü

Şu ırmağın boyunda incir üzüm nar çoktu
Doğasını bozdular devlet elini soktu
Boğazı sıkılmamış barajlar henüz yoktu
Buz gibi sularında göksuda yüzülürdü

Babam yaşlıyı sever odada toplatırdı
Anam bakır tavada darıyı patlatırdı
Şıh emmimiz hazreti Ali’yi anlatırdı
O gece yalın kılıç çöllerde gezilirdi

İş tutarken aile hep toplu olunurdu
Nohutlar tuzlu olur el ile yolunurdu
Sevgiliyi anlatan bir konu bulunurdu
Kız kızları görünce dilleri çözülürdü

Acemi çiftçi çiftte öküzü zorlatırdı
Mercandaki çobanlar ateşi harlatırdı
Bekir ali Bozdağ’da çifteyi parlatırdı
Andıza girer tavşan saklanır büzülürdü

Sürüler coşa gelir yaylaya salınırdı
Çoban çiçek vermese sevdiği darılırdı
Pir Sultan’nın türküsü bizde de çalınırdı
Dillere kurban olup şekerler ezilirdi

Mekan eskir insan eskir sanır ki çağ atlar
Bir gün gelir anmasak hatıralar bayatlar
Dile gelip konuşsa eski geniş hayatlar
Güzün ipler gerilir bandırma dizilirdi
Ziya ACAR 19.07.2021