Terli atların koştuğu an
içimiz gülmüyor
mimiklerimizin şaşkınlığına bakma gözlerimizin kıvılcım çaktığına aldanma okunmayan bir roman gibiyiz son dizide figüran. hayallerimiz değil mi çıkmaz sokak yalancı kahkahaların suçlusu değil mi şu deli gönlüm. yedi tepenin ardına sakladığım sır elini tuttuğum bulut sözünü ettiğim yağmur ne zamandan beri terimi soğutuyor-sun rüzgar birlikte büyüttüğümüz ormanın kıyısında demli bir cay ardına saklandığımız duman elinden bastonu düşmüş kocaman bir yalan oysa mutluluk denen kavram bizi maskarası yapan Terli atların dört nala koştuğu an... |