Sonbahar Çocuğu
Gözyaşının rengini göremedim hiç
Güldüğün zamanlarda sen, sen değildin Ne güzeldin... Sanmaki ağlamanı, kırılmanı istiyorum Yalnızca boşlat içini diyorum Boşalt sonbahar çocuğu Öyle mahzun durma Esirgeme bizden ve benden ışığını Zayıf değilsin... Eğme başını. Senin zamanın şimdi Göster kendini sonbahar çocuğu Beni zaptetmek işten değil Kopar yapraklarımı bir bir Kırılsada çiçğe gebe dallarım Ellerinin değdiği yerlerde binbir güller açacaktır Sen yakınma bağır Öfkeni benden al sonbahar çocuğu Bakıyorumda sende hep sarı tonları Hüznünü haykırmak istercesine Bir bağlanış ki körü körüne Kararır güneşle vedalaşınca Oysa kırmızıların ve mavilerin hazır bende Vurayım bir kaç fırça çehrene sonbahar çocuğu Mevsim hüzün mevsimi de olsa Gül sen sonbahar çocuğu Vefasız olan sen değilsin Sözüm yağmura aldı benden senliğimi Parklar, bahçeler her yer sana boyandı şimdi Ama sen benimdin, paylaşılmazdın Sormadılar ki alırken Boyun eğdim gürleyen bulutlara sonbahar çocuğu Sende kala kala ne kadar da benzemişim sana İçimde kala kala bir burukluk kaldı bana Yollarda yürürken, resmine bakarken Beni sen zannediyorum Yalnızlığım bile aynı bakışı verir gözlerime Sana yakın bir tek benim Bu parçasını almalısın sonbahar çocuğu Biz aynı yolun yolcusuyuz Şimdi karşılaşmamak için kaçsakda Bir zaman burada mutlaka Sıkıca kavrayıp, başını kaldıracağım Güneşi görmek için Bak gör sonbahar çocuğu!! Yaz kış demedin hep aynı yük omuzlarında Baharda bile şekil değiştirmedi yüzün, hep başkaydın Şimdi mevsim hüzün mevsimide olsa Bir ayrılık yap sen Gülsene SONBAHAR ÇOCUĞU... |