SEVELİM DEDİ YUNUS
SEVELİM DEDİ YUNUS
Sevelim dedi Yunus, yüce tuttu sevgiyi, Sevginin ziyasında andım Yunus Emre’yi. Koştum tozlu yollardan, ulu türbene geldim, Gösterdiğin hak yolu Hakk’a giden yol bildim. Yolunun yolcusuyum, bir gün tükenecek aş, Can kuşum dosta doğru uçacak yavaş yavaş. Dünya bir gölgelikti, ömrümüz sayılı gün, Ölüm geldiği zaman o anım bayram, düğün. Âlim, zalim topyekûn dökülecek ortaya, Her kul kendi halinde çekilecek sorguya. Sevgisiz gönülleri kavurur sevgisizlik, Sevgi, gönül der Yunus, el hak sevgide birlik. SEVMEYİ ÖĞRETTİ YUNUS Yunus bize sevmeyi öğretti, yol yordam öğretti, nazik davranmayı, dostluğu, iyi niyeti öğretti. “Ben gelmedim dava için, Benim işim sevi için, Dostun evi gönüllerdir, Gönüller yapmaya geldim.” der koca Yunus. O bir derviş, o bir ermiş, o bir filozof… Güzel olan ne varsa ondadır. “Vurana elsiz gerek, sövene dilsiz gerek” der Yunus. Derin düşünür, derin söyler. Der ki bir şiirinde; “Söz ola kese savaşı, Söz ola kestire başı, Söz ola ağulu aşı, Bal ile yağ ede bir söz.” Öyle ya, güzel söz yılanı deliğinden çıkartır derler. Yunus’un sözleri güzel, yüreği özeldir. Allah der oturur, Allah der kalkar. O inandığı İlah’ın emirlerini aşkla, şevkle yerine getirir. Gönlün önemine değinirken bile gönülden bir sesle tatlı tatlı uyarır: “Bir kez gönül yıktın ise bu kıldığın namaz değil, yetmiş iki millet dahi elin yüzün yumaz değil” der. Derin manalar içeren böyle güzel şiirler söyler büyük usta, büyük şair, ulu insan. Ruhu şad, makamı cennet olsun. Rabia Sultan |