Çözüldükçe Yaklaşıyoruz Birbirimize
Gecenin parmaklarını sıkıyor sessizlik
İçime gülüşlerinin dalgaları çarpıyor Hüznün sırça saraylarında buluşarak Alışkanlıklar sunuyoruz gözlerimize Sisler içindeki iki insan gibi, tutkulu Özlemlerimizin kıyım adresinde konuşuruz. Alışkanlığım çarpar birazdan yüreğime Uykusuz sesler gibi birbirimize döneriz Düşlerimizin defterlerini hışımla açarak Dalgalı denizlerden birbirimize geçeriz İki yüreğin birbirine sevdasını anlatıp Titrek yıldızlar ülkesinde el ele tutuşuruz. Günün ilk ışıkları vurmadan göğsüme Avuçlarından şiirler içmek istiyorum Umursamaz bir hayatın cenderesinde Seninle bir masal yazıtında buluşuruz Unuturuz dünlerin irinli sözcüklerini Dağ rüzgârlarını gönlümüze verip koklaşırız. Sevdayla kanatlanıp bir geçmişin silsilesine Geri dönüşümsüz yolları birlikte geçiyoruz Madımak türkülerin en ulusuna yaslanıp Sarı denizlere sevdanın şiirlerini döküyoruz Bak çözülüyor işte sessizliğin somut dili Çözüldükçe birbirimize nasıl da yaklaşıyoruz. Selahattin Yetgin |