HUZUR
Kendine dahi güvenemeyen bir insanın karşısındakine güven duymasını nasıl bekleriz ki?
Dünya denilen şu lanet için tüm umutlarını yitiren birinin umut etmesini nasıl bekleriz ki? Güvenmek, umut etmek bana has şeyler değilmiş Çok geç öğrendim Omzuna yaslanıp telaşsız uyuyabileceğin biri yokmuş meğer Her an tetikte olmalıymış insan Güzel günlerin varlığına beraber umut edeceğin biri yokmuş meğer Çünkü Dünya çok kötü bir yermiş, güzel günler ancak masallarda olurmuş Huzur dedikleri aranınca bulunacak bir şey değilmiş meğer Kaybedince anlaşılacak bir şeymiş Her huzursuzluk kimi zamana göre huzurun ta kendisiymiş Herkes gibi ben de Çok istedim huzuru bulmayı Öyle bir yere saklamışlar ki Bulamadım O kadar çok aradım ki Oysa yanlış yerde aramışım Boşuna yorulmuşum Sonra mı? Sonra kaldım başbaşa Baktım kendime Asıl huzur yanlızlıktaymış Yalnızlık ürkütücü bir sessizlik Fakat kırmak yokmuş lügatında Yarı yolda bırakmak yokmuş Başını okşayacak bir el yokmuş Ama başını rahatça yastığa koyabilmekmiş huzur dedikleri Ve huzur dedikleri Dünya’ya gözünü nasıl açtıysan öyle çekip gitmekmiş... |