MANOLYA’-Can Kardeşim Mesut Kayabaş’a armağanımdır.’ -I- Gönülkıran rüzgârları senden bana esiyor Can eriği düşlerime dokunma hiç Manolya. Kar yağdırma ümit açan bademlerin üstüne Tırpan tırpan ayrılığı yeniden biç Manolya. Görmemişsin Ferhatını yüce dağı delerken, Bilmemişsin Mecnununu ’çölde çölü’ elerken, Neredeydin? Ben burada kuzu gibi melerken? ! Yürü şöyle usul usul kenardan geç Manolya. Yaktın, acımadan yaktın bugünü ve yarını Doldurarak yüreğime gece bulutlarını. Çekinmeden uzat gayri soğuk avuçlarını Alev akan bir çeşmeyim, haydi gel iç Manolya. Zaman denen kuyuların dibindesin bilirdim, Kova olur çıkrığına urgan urgan gelirdim. Ne yapayım, en sonunda hasretinle delirdim Bundan sonra akıllanmam vallahi güç Manolya. Saçlarıma aklar düştü, yorgun kalbim tekledi, Ölüm denen sarı gelin, arada bir yokladı Ilımadı soğuk yıllar, gülüşünü bekledi Al kokunu, git rüzgârla, göklerde uç Manolya. ’Dağ başı yalnızlığım’ ıpıslak sabahlarda Sormadın, aramadın bir, Ceylan’ın kaldı darda. Yalazına hep kıvılcım bekleyen ormanlarda Kahkahalı yangınları düşlemek suç Manolya. Mustafa CEYLAN |
Teşekkür eder,
Kalbi muhabbetlerimi,
selâm ve saygılarımı sunuyorum.