Tespihimden Dökülüyordu HüzünAdını koymamıştık öykümüzün İnceldiği yerden kopmuyordu an Tespihimden dökülüyordu hüzün Her tane dem vuruyordu hüzzamdan Gün uşşakla suzinak harmanıydı Sinemizde bir gümüş tel titrerdi Her otuz üçlük tılsımlı anıydı Sular tutuşurken dem sona erdi Sen aşkın incecik taze kızıydın Kehribar teninde yangınlar vardı Bazen ünsiyettin bazen sızıydın Gittin sol yanımı alevler sardı Efkardı hanenin artık konuğu Taneler parmağın hüzün busesi Hayali süsleyen bir zarif kuğu Sarardı ruhumu kadife sesi Tespihim yorgundu parmaklarından Günün hitamında hüzün durağı Karanfil katresi dudaklarından Tutuşurdu dem dem aşkın çerağı Ankara 26 Mart 2021 İbrahim Kilik |