YOL YORGUNU
Dünyaya geliş nedenimizi düşündüm.
Küçücük bir can ! Ne zorluklarla büyüyoruz. En ağır yükleri taşımak için. Ve hep deneyimlerden geçmek zorundayız. Ruhun tamamlanması için, alacağı dersler var. Son an’a kadar... Gözlerim doldu yine. Bakınca insanın serüvenine; Hayret etmemek ne mümkün? Başlangıcından bitişine kadar bir ibret deryasında çırpınışları. Bir dünyası var herkesin. Kendinin bile ne yaşayacağını bilmeden... Sanki gözümüz kapalı? Içinde buluveriyoruz olayların birden. Kimine kader diyoruz kimine hata. Ama olması gereken neyse; O oluyor sonunda... Ya hüzün? Ya koskoca hayatta, iyice kapanmak içine. Çekip tüm perdeleri, sığınmak inancına... Sanki herkes yabancı? Ve ya ben. Sıkıyor ruhumu; Bu olanların hepsi. Bilipte,yapamamak.! Yokmuşcasına çaresi, mahķum ediliyorsun istemeden.. Ne içindi ey insan mücadelen ! Olanlar,ölenler; ayrılanlar,dönenler... Umutlar,hayaller... Oysa; tutunmak diye bir şey var. Hani bir dal ki; dipte,boğulmaktan kurtulmak isterken; son çığlığın duyuramamak gibi. Son sözlerini söyleyememek... Son dileğini düşünememek... Tıkanıyor, Kararıyor her yer... Yaşam zorlu bir yolculuk. Hep risk. Hep ayakta olmak istediği. Ama yoruyor işte... Hep kıyıyor kıyamadıkların? Hep yıkıyor ayakta tuttukların.!! Burası ne tuaf yer? Sevgiye bile düşman insanlar? Tevbeye getiriyorlar, sımsıkı sarılmak isterken? Sebep? Hiç kimse söylemedi bana cesaret edipte bunu. Adımlarım yavaş artık. Ben; Adamakıllı yol yorgunu. ... Nigâr Güler. 15.03.2018 (Firuze) |