Para
Beyaz temiz kare bir kâğıt uzatıyorum kasiyere
Yüzüme tuhaf tuhaf bakıyor Dikdörtgen olsaydı diyorum? Yüzüme tuhaf tuhaf bakıyor Satın alınmasak diyorum Kimse üstüne alınmıyor Herkes bir birini suçluyor Uzaklaşıyorum Yürüyorum ama düşünüyorum Minareden ezan sesi geliyor, imam yok İçeri giriyorum Ayakkabımı rafa kendimi tanrıya uzatıyorum Herkes diz üstü. Aralarından geçip sanırım aradığım sizsiniz diyorum O başka perdeden anlamadığım bir dilden sesleniyor İçime huzur düşüyor Beyaz temiz kare bir kâğıt uzatıyorum imama Yüzüme tuhaf tuhaf bakıyor Dikdörtgen olsaydı diyorum? Yüzüme tuhaf tuhaf bakıyor Tanrıya neden diyorum? Ses gelmiyor Herkes bir birini suçluyor Yürüyorum ama düşünüyorum Acıkıyorum da Tavuk pek de göz alıcı dönüyor Kızarmış bedenini sunuyor Yüzüm kızarıyor Ağzım sulanıyor Lodosu da ardıma alıp yanaşıyorum Beyaz temiz kare bir kâğıt uzatıyorum çevirene Yüzüme tuhaf tuhaf bakıyor Dikdörtgen olsaydı diyorum? Yüzüme tuhaf tuhaf bakıyor Git başımdan diyemiyor Lokantada bir uğultu oluyor Benzerlerinin etleri dişlerde öğütülüyor Herkes bir birini suçluyor Yürüyorum ama düşünüyorum Üşüyorum da Beyaz temiz kare bir kâğıt uzatıyorum kendime Bir tuhaflık seziyorum —Dikdörtgen olsaydı? —Yine işe yaramazdı… Çakmağımla tutuşturup avcuma tutuyorum Isı geçişi sıcaktan soğuğa imiş Eşitlik için Pek çabuk eşitiz. ____________ dışarıdaki |