kelimeler...9
gözleri değişiyordu hergün
boynunun altında ayvatüyleri, elleri değişiyordu belki daha seyrek... ama en yavaşı saçları... O’nu duydum mu hiç bilmiyorum, görmeye çalışıp çalışmadığımı da aklımda çok netti çünkü etekleri yere sürten başında kukuletası, resmi kızçocugunun kapkaranlık oyunbahçesinin tam ortasında... kaç yerinden çizilebilir temiz bir sayfa; kaç deşikten sonra kalmaz hayatta... deliriyorum işte her yeni gün doğduğumdan bu yana, yeryüzünün en aklı başında olmayan adamından satırlar naklen dünyaya aklı da başı da cidden omuzlarının üstündeyken hala... önüme saçılmıştı rengarenk bilyeler, öyle hızlı çarpmışlardı ki yere ilk seferlerinde 2. zıp yarısı şiddette 3. zıp onun da yarısı şiddette... çok koştum peşlerinden yetişemedim gözden kayboldular ama hala zıplıyorlardır biryerlerde... ben eksi renk renk eksi ses ses eksi çocukluk hadi yakın artık posamı... |