Kırık kardelenŞiirin hikayesini görmek için tıklayın kadınlar gününe atfen
Kırık kardelen
ayın on dördü, on dördünde ölmüş birde güzel ince narin köyde iki üç kız saysan biri o göz koyanlar var beklemede zamana inat ecik, ecik daha serpilsin gonca gül dalında akranları birbirini kollarken büyükler ağız yoklamasında söz edip göz edip birbirlerine kısmet nasip sohbetlerinde bize gelin olsun bu güzel kız illa, an zamanı demlerken omzundan aşan saçlar bele gözler kömürden kap kara ellerini bey gibi bağlar bele tarlada harmanda atıp nara mümkün mü söz gelsin dile namı yayılmış civar köylere bir vardı gece gündüz tetikte bir vardı ölümüne göz koyup bir vardı hayatın ona adayan oda bilir duyar getirmez dile sürerken gün zamana havale kaç kez istendi dediler hele bir kavga çıktı günün birinde erkek kardeşi vurur hasmını düşer bir kara bulut ocaklara kan davası kanlan yunarmış böyleymiş o kahrolası töresi var mı daha bundan ötesi belki ödenir ağır kan bedeli malın mülkün yoksa ne çare haber salınır bir kızla barışa ağıtlarla uğurlarlar kardeleni ellilik adama konar kumaya husumet son bulmuş güya güldüğünü gören olmadı hiç ağladığını görenlerde olmadı dimdik gururlu göründü hep yüklendiği vebalın sevabında kaderini adanmış adak saydı dosta düşmana renk vermedi kardelen güzelliğine doymadı elini bir daha beline koymadı ekşitti yüzü güzellik koymadı yoksul mutlu bir evden çıkıp yoksul mutsuz bir evde kaldı bir ölüyü bir ölüyle paklarken Ahmet Coşkun |
ATATÜRK'Ü ANMA GENÇLİK VE SPOR BAYRAMINIZI EN İÇTEN DİLEKLERİMLE KUTLARIM