Ahval-i şeraitgöğün üzerinde çarpıntılı kasvet bulutlarıyla düşüyor taş kâlpler panikteydi yer-yüzüm benzinde kıyamet ipi koparılmış koşumsuz parlamış yelesiz atlar şehveti kaçkın zinalar mahrem binaların açık çatısında intihara mı sarkıyor taciz atışları eteğinden vuruyor korona partisinin ayağa kalkıyor gecekondular gölgesinde boyu uzamış mühürlü gökdelenin ben yine de terörüme yanıyorum sel sel y’ürüyor ’çokönemli’ insanlar sen ne anladıysan ! ben de y’azıyorum zararımca şiir ili sınırında vurdular marvadan bir geyik kimse duymadı ihbarımı satır başına koydum dilim kadar papuçları lisan-ı münasip uyumlu çatışmada çizdiğimdi patlamış yar dudağı ! toz toz aşılar partizan çetelesi duvarına yanağını batırmış yalanıma ateş ediliyor ilçe meşatlığından tecavüzü hor görüyor aşkın âmâ gözleri çöpleri topluyorlar sığınağımdan grev kırıcılar bu aralar kadınsız ittifak’sızım diz b’oyunu geçti s’el gibi fezleke-i taalûkatım sersefilim dağıldım gerillasız tüfenksiz hem de barutsuz kaldım koşun ’dostlar’ yanıyor fitilsiz kandil’de eş imli mağaralarım... |
Kaleminiz yüreğiniz var olsun.
__________ Selamlar Sevgiler.